I must use this bike.
- Bu bisikleti kullanmalıyım.
You don't have to use a dictionary when you read this book.
- Bu kitabı okurken sözlük kullanmak zorunda değilsin.
I haven't used French in a long time and I've forgotten a lot of words.
- Uzun süredir Fransızcayı kullanmadım ve birçok kelime unuttum.
Tracy had never used chopsticks before then.
- Tracy daha önce yemek çubuklarını hiç kullanmamıştı.
I was too drunk to drive.
- Araba kullanmak için çok sarhoştum.
Do you like to drive?
- Araba kullanmayı sever misin?
Application developers decided to use a functional programming language.
- Uygulama geliştiricileri bir fonksiyonel programlama dili kullanmaya karar verdi.
Don't use the desk by that window.
- O pencerenin yanındaki masayı kullanmayın.
Don't use all the hot water.
- Sıcak suyun tümünü kullanma.
We have two unused rooms in our house.
- Evimizde kullanmadığımız iki oda var.
You should try to form the habit of using your dictionaries.
- Sözlüklerini kullanma alışkanlığı oluşturmaya gayret etmelisin.
Is using fingers uncivilized?
- Parmakları kullanmak terbiyesizlik mi?
Mary doesn't wear cheap perfume.
- Mary ucuz parfüm kullanmaz.
I told you to wear sunblock.
- Sana güneş kremi kullanmanı söyledim.
The handling of dynamite is dangerous.
- Dinamit kullanmak tehlikelidir.
He made good progress in handling this machine.
- O, bu makineyi kullanmada iyi ilerleme kaydetti.
I wish to exercise my right to remain silent.
- Sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum.
Everyone should exercise their right to vote.
- Herkesin oy hakkını kullanması gerekir.
Driving a car is really very simple.
- Araba kullanmak gerçekten çok basit.
Tom has been driving without a license since he was thirteen.
- Tom, on üç yaşından beri ehliyetsiz araba kullanmakta.
Great care has been taken to use only the finest ingredients.
- Sadece en iyi malzemeleri kullanmak için büyük özen gösterilmiştir.
The knife was so dull that I couldn't cut the meat with it and I had to use my pocketknife.
- Bıçak o kadar kördü ki onunla eti kesemedim ve benim çakımı kullanmak zorunda kaldım.
Only members of the club are entitled to use this room.
- Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.
Harnessing the power of the tides could be very helpful to coastal communities.
- Gelgitin gücünü kullanmak kıyı topluluklarına çok yardımcı olabilir.
That's an abuse of authority.
- Bu otoriteyi kötüye kullanmadır.
Every person has the power to abuse their privileges.
- Her kişi, ayrıcalıklarını kötüye kullanma gücüne sahiptir.
He broke the machine by using it incorrectly.
- O, yanlış kullanarak makineyi bozdu.
By using Tatoeba one learns languages.
- Bir insan Tatoeba'yı kullanarak dil öğrenir.
I was too drunk to drive.
- Araba kullanmak için çok sarhoştum.
Tom is still too young to drive.
- Tom araba kullanmak için hala çok genç.
You used a condom for birth control, right?
- Doğum kontrolü için bir prezervatif kullandın, değil mi?
The gym is used for the ceremony.
- Spor salonu, tören için kullanıldı.
Compared with the old model, this is far easier to handle.
- Eski modelle karşılaştırıldığında bunu kullanmak çok daha kolaydır.
We have to take the stairs, because the elevator is being repaired.
- Merdivenleri kullanmak zorundayız, çünkü asansör tamir ediliyor.
We have to take that chance.
- Biz o fırsatı kullanmak zorundayız.
I wish to exercise my right to remain silent.
- Sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum.
It is forbidden to smoke.
- Sigara kullanmak yasaktır.
Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts.
- Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır
Atomic energy can be utilized for peaceful purposes.
- Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir.
I want you to utilize that object.
- O nesneyi kullanmanı istiyorum.
That's the computer he used to write the article.
- O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.
It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
- O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
You should make use of this chance.
- Bu şansı kullanmalısınız.
Let's make use of our time wisely.
- Zamanımızı akıllıca kullanalım.
Windows is the most used operating system in the world.
- Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts.
- Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır
The police found two crushed mobile phones in a trash can near the site of the killings and are attempting to exploit the data contained in them.
- Polis cinayetlerin bulunduğu yere yakın bir çöp kutusunda ezilmiş iki cep telefonu buldu ve onların içerdikleri veriyi kullanmaya çalışıyor.
Do you know how to wield an épée?
- Epeyi nasıl kullanacağını biliyor musun?
Sami was wielding a knife.
- Sami bir bıçak kullanıyordu.
Notice how the player uses his elbows.
- Oyuncunun dirseğini nasıl kullandığına dikkat edin.
Most of the online users I play poker with have been newbies.
- Poker oynadığım çevrimiçi kullanıcıların çoğu yeniler.
Are you planning on voting?
- Oy kullanmayı planlıyor musun?
I refrained from voting.
- Oy kullanmaktan kaçındım.
Using the horn at night should be avoided. At night, flash the headlights instead.
- Geceleri korna kullanmaktan kaçınılmalı. Gece onun yerine farları yak.
Tom doesn't have enough experience to operate a train.
- Tom bir treni kullanmak için yeterli deneyime sahip değildir.
Of course, a license is needed to operate a crane.
- Elbette, vinç kullanmak için bir lisans gerekli.
It is dangerous to ride a motorbike without a helmet.
- Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
Don't misuse this product!
- Bu ürünü kötüye kullanma.