Hiç kimse futbolcu olmadan bir futbol takımının teknik direktörü olamaz.
- Nobody can be a head coach of a soccer team without being a soccer player.
Sebep olmadan asla kızgın olmam.
- I'm never angry without reason.
Herhangi birinin yardımı olmaksızın onu yapabileceğimi düşündüm.
- I thought I could do it without anybody's help.
O, siyahların şiddet olmaksızın eşit haklar için mücadelelerini kazanabileceklerine inanıyordu.
- He believed that blacks could win their fight for equal rights without violence.
O olmadan bunu yapamam.
- I can't do this without him.
Biz o olmadan gitmek zorunda kalabiliriz.
- We may have to go without her.
Onsuz yaşamayı öğrendim.
- I learned to live without her.
Bir pasaport, yabancı bir ülkeye giderken, onsuz gidemeyeceğin bir şeydir.
- A passport is something you cannot do without when you go to a foreign country.
Kataloglardan sipariş verme evden ayrılmanızı gerektirmeden size zaman para kazandırır.
- Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house.
Öncelikle sormadan sizin herhangi bir şeyinizi asla ödünç almam.
- I'd never borrow anything of yours without asking first.
Dışarıda hava çok soğuk, ceketsiz üşüteceksin.
- It is very cold outside. You'll catch a cold without a coat.
O farkında olmadan Tom'un arka kapısında sızdım.
- I just snuck in Tom's back door without him noticing.
Mary sızlanmaksızın her şeyi kabul etti.
- Mary accepted everything without complaining.
Tom görülmeden yurdun dışına çıkamadı.
- Tom couldn't sneak out of the dorm without being seen.
Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam.
- I never go out without buying something.
Tom çekinmeden arabasını sattı.
- Tom sold his car without hesitation.
Tom çekinmeden odaya girdi.
- Tom entered the room without hesitation.
Bir şey bilmeden, George merdivenlere tırmanmaya başladı.
- Without knowing anything, George began to climb the stairs.
Çocuklar tehlikeli olduklarını bilmeden sık sık tehlikeli olan şeyleri yapmak isterler.
- Children often want to do things that are dangerous without knowing that they are dangerous.
Düşünmeden hareket etti.
- She acted without thinking.
Onu annesini düşünmeden asla görmem.
- I never see her without thinking of her mother.
Kahveyi şekersiz içmeyi sever.
- He likes drinking coffee without sugar.
Burada şekersiz kahve içen tek kişisin.
- You're the only one here who drinks coffee without sugar.
İnsan bir günahkar doğar.
- Man is born a sinner.
O günahının farkında değil.
- She is unconscious of her sin.
O vakit kaybetmeden gelecek.
- She'll come without delay.
Utanmadan onu ağızdan öptü.
- She kissed him without shame, on the mouth.
Gecikmeden sorunu görüşmek gereklidir.
- It's necessary to discuss the problem without delay.
Gecikmeden o işe başlamalıyım.
- I must set about that work without delay.
Sensiz gerçekten yalnız olacak.
- It's going to be really lonely without you.
Sensiz hayat düşünemiyorum.
- I can't think of life without you.
Beni affedin, zira ben günah işledim.
- Forgive me, for I have sinned.
Günah işledik, Tanrım, bizi affet.
- We have sinned, Lord, forgive us.
Günahı suçla karıştırmayın.
- Do not mistake sin with crime.
Singapur'da suçluları cezalandırmanın bir yolu da onları kırbaçlamaktır.
- In Singapore, one way to punish criminals is to whip them.
Günah işledik, Tanrım, bizi affet.
- We have sinned, Lord, forgive us.
Günah işlediğim için beni affet Tanrım.
- Forgive me Father for I have sinned.
Hiç şüphesiz, büyüleyici bir andı bu.
- That was without doubt a magical moment.
O şüphesiz Japonya'daki en başarılı iş adamlarından biridir.
- He is without doubt one of the most successful businessmen in Japan.
O kuşkusuz dünyadaki en başarılı yönetmen.
- He is without doubt the most successful movie director in the world.
Macbeth: 'tis better thee without then he within. - Shakspeare's Macbeth.
Why,’ he blurted, ‘because they say I've no right to come up like this – without we mean to marry—’.
Being from a large, poor family, he learned to live without.
Life goes on within you and without you. - George Harrison - Sgt Pepper.
Life goes on within you and without you. - George Harrison - Sgt Pepper.
I cannot do without this dictionary even for a single day.
- I can not do without this dictionary even for a single day.
I can not do without this dictionary even for a single day.
- I cannot do without this dictionary even for a single day.
If it wasn't for the life jacket, I would have drowned.
If it weren't for the life jacket, I would have drowned.
If it hadn't been for the life jacket, I would have drowned.
You will report to the police every week without fail.
He was brought down to earth in Georgetown, however, ten days later, suffering the indignity of being run out without troubling the scorers in the victory over British Guiana.
... world without having to dig and sift through your email, ...
... is what you are running. It's freedom without certainty. ...