add teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- katmak
- ilave etmek
Daha sonra yapmak istediğimiz şey biraz tuz ilave etmek.
- What we want to do next is add some salt.
İlave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you'd like to add?
- {f} toplamak
Sayıları toplamak çok mutlu edicidir.
- Adding up numbers is very uplifting.
Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.
- It is easy to add numbers using a calculator.
- {f} eklemek
Yorum eklemek şifreyi okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes reading the code easier.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
- toplamını almak
- {i} ek
- {f} ekle
Biraz daha biber ekle.
- Add a little more pepper.
Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
- Don't add sentences from copyrighted sources.
- (Askeri) on-line tespit tahsisi (assign on-line diagnostic)
- yekun çıkarmak
- (Askeri) UZAT; İLAVE ET; KALDIR: Topçu veya deniz topçu atışı sırasında belirli bir gözetleme hattı üzerindeki mesafede bir arttırma yapılması gerektiğini belirten gözetleyiciler tarafından kullanılan bir atış tanzim terimi
- neticelenmek
- {f} karıştırmak
- ekle,v.ekle: n.ek
- dili anlaşılmak
- adder toplayan şey veya kimse
- belli olmak
- eklemek, toplamak ekle
- {f} artırmak
- zammetmek
- toplama
Toplamayı severim ama çıkarmayı değil.
- I like addition but not subtraction.
Çocuk nasıl toplama yapılacağını bile bilmiyor.
- The child does not even know how to add.
- (Denizbilim) tek
Yapman gereken tek şey buraya adını ve adresini yazmak.
- All you have to do is to write your name and address here.
Tom bir teknoloji bağımlısı.
- Tom is a technology addict.
- uzatmak
- katın
- ekleyin
- eklemeler
Katılımcıların başkalarına saygılı cümleler eklemeleri gerekir.
- Contributors should add sentences that are respectful of others.
- ekler
Biraz şeker ekler misin?
- Don't you add some sugar?
Biraz şeker ekler misiniz?
- Don't you add some sugar?
- (Hukuk) ekleme
Annem salataya tuz eklemeyi unuttu.
- My mother forgot to add salt to the salad.
10'a 5 eklemek kolaydır.
- It is easy to add 5 to 10.
- (Hukuk) katma
- (Hukuk) ilave
Annem çorbanın tadına baktı ve biraz daha tuz ilave etti.
- My mother tasted the soup and added a little more salt.
Komiteye bir kadın ilave ettiler.
- They added a woman to the committee.
- adding
- ekleme
Yorum ekleme kod okumayı kolaylaştırır.
- Adding comments makes the code easier to read.
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes it easier to read the code.
- add fuel to the fire
- (Ev ile ilgili) Bir tartışmayı ya da mevcut kötü bir durumu daha kötü bir boyuta taşımak
- add up
- anlamına gelmek
- add field
- (Bilgisayar) alan ekle
- add insult injury
- tüy dikmek
- add item
- (Bilgisayar) öğe ekle
- add on
- üzerine eklemek
- add on
- ekleme bilgi
- add on
- eklemek
- add on
- ekleme
- add on
- bindirmek
- add on
- üzerine ekleme
- add up
- üst üste koymak
- add up
- akla yakın olmak
- add up
- tekabül etmek
- add up
- k.dili. makul olmak, akla yakın olmak
- add up
- akla yatkın olmak
- add up
- anlaşılmak
- add up
- toplamını bulmak
- add up to
- -e varmak
- add/remove
- (Bilgisayar) ekle/kaldır
- add fuel to the fire
- altından od koymak
- add fuel to the fire
- yangına körükle gitmek
- add fuel to the fire
- ihtirasları kızıştırmak
- add fuel to the fire
- arayı kızıştırmak
- add in
- eklenti
- add on
- {i} ek
- add on
- {i} eklenti
- add on
- {f} ekle
Bir çay kaşığı kırmızı biber ekle.
- Add one teaspoon of paprika.
- add on cooler
- ek soğutucu
- add on memory
- eklenebilir bellek
- add subtract time
- toplama çıkarma süresi
- add time
- toplama süresi
- add up
- bir anlamı olmak
- add up
- topla
Bu şekiller toplanmaz.
- These figures don't add up.
Bu sayıları toplayın.
- Add up these figures.
- add up to
- ekle
- add wings to
- hızlandırmak
- add-on
- eklenen
- add-on
- ek
- add a
- a eklemek
- add all
- Tüm eklemek
- add before
- önceden eklemek
- add bookmark
- imi eklemek
- add emphasis
- vurgulamak
- add fluoride
- florür eklemek
- add in special
- özel olarak eklemek
- add it all up
- bütün bunları birbirine eklehepsini birbirine eklehepsini bir araya topla
- add on sales
- satış eklemek
- add on to
- için eklemek
- add ons
- Eklentiler
- add to the cost
- maliyete eklemek
- add user
- kullanıcı ekle
- add word
- kelime eklemek
- add#on
- {i} ek
- add#on
- {f} ekle
- add-in
- (Bilgisayar) Bir yazılım ürününe eklenen ve onu etkinleştirmeye yarayan, ancak tek başına çalışamayan yazılım, tamamlayıcı yazılım
- add-in software
- (Bilgisayar) Tamamlayıcı yazılım, eklenti yazılım
- add-on
- yapısını değiştirmek ve çalışmasını geliştirmek amacıyla alete veya yazılıma eklenen akşam veya ek yazılım. "İ have installed new seslisozluk Firefox add-on" "Firefox a yeni seslisozluk eklentisini kurdum"
- add-on card
- Ek kredi kartı: Ana hesaba bağlı ek kredi kartı
- add-on card
- (Bilgisayar) Ek kart
- add-on software
- (Bilgisayar) Tamamlayıcı yazılım, ek yazılım
- add-on unit
- Yazılımda, endüstriyel ürünlerde, ev eşyalarında vb. eklendiği zaman işlev farklılığı ya da üstünlüğü yaratan birim, tamamlayıcı birim, ek birim
- add-ons for
- eklentiler için
- Add Web
- Addwebb 3.15 Sitenizi arama sitelerine kaydettirmek için başvuracağınız en iyi yazılım. Programın kayıtlı kullanıcısı olmasanız bile sitenizi en önemli arama motorlarına göndermenizi sağlıyor. Eğer kayıtlı kullanıcı olursanız yaklaşık 350 arama sitesine kayıt yaptırabiliyorsunuz.(1355 KB)
- add authority
- ekleme yetkisi
- add choice
- (Bilgisayar) seçenek ekle
- add exit effect
- (Bilgisayar) çıkış efekti ekle
- add fonts
- Yazıtipi ekle
- add fuel to the flames
- {k} yangına körükle gitmek
- add halp text
- yardım ekle, belgenin sayısının yazılması isteniyor olabilir
- add insult to injury
- (Konuşma Dili) üstüne üstlük yapmak
- add insult to injury
- (deyim) tuz biber ekmek
- add ip address
- (Bilgisayar) ip adresi ekle
- add ip filter
- (Bilgisayar) ip süzgeci ekle
- add it on my tab
- hesabıma yaz
- add it on one's tab
- hesaba yazmak
- add left border
- Sol Kenar Çizgisi Ekle
- add list item
- (Bilgisayar) ekle liste öğesi
- add motion path
- (Bilgisayar) hareket yolu ekle
- add new icon
- (Bilgisayar) yeni simge ekle
- add new instrument
- (Bilgisayar) yeni gereç ekle
- add new item
- (Bilgisayar) yeni öğe ekle
- add on
- (Askeri) EKLEME BİLGİ (HV.): Hava Kuvvetlerine ait sabit bir otomatik bilgi sisteminde bilgi tabanı (database) ek giren bilgiler veya genişletme unsurları (extensions) olarak kullanılan standart bilgi unsurları veya kodlar
- add on
- {f} üzerine ekle
- add printer driver
- Yazıcı sürücüsü ekle
- add queue driver
- Kuyruk sürücüsü ekle
- add record
- eklenen tutanak
- add revision marks
- Değişiklik İmleri Ekle
- add right border
- Sağ Kenar Çizgisi Ekle
- add section
- (Bilgisayar) bölüm ekle
- add spice to
- {k} -i canlandırmak, -i ilginçleştirmek
- add subtract time
- toplama-çıkarma süresi
- add title
- (Bilgisayar) başlık ekle
- add to dictionary
- Sözlüğe Ekle / Kat
- add to template
- Pablona Ekle / Kat
- add together
- toplamak
- add transaction
- ekleme hareketi
- add up
- (deyim) anlasilmak,belli olmak
- add up
- toplama yapmak
- add up to
- (Fiili Deyim ) -e varmak , yekün tutmak 2- analam ifade etmek
- add up to
- demek olmak
- add up to
- tutmak
- add up to
- anlamına gelmek
- add up to
- etmek
- add up to
- demeye gelmek
- add up to
- -e varmak, (bir yekûn) tutmak
- add up to
- k.dili. ... anlamına gelmek: What it adds up to is that you're not coming. Gelmeyeceksin anlamına
- add up to sth
- (deyim) onem tasimak,anlami olmak
- add view
- (Bilgisayar) görünüm ekle
- add water
- su katmak
- add weight to
- ağırlık koymak
- add with
- ile birleştirmek
- add zest to
- lezzet katmak
- add zest to
- tat vermek
- add to
- ilave etmek
Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
- add to
- (Bilgisayar) ekle
Hala bu açıklamaya eklenecek bir şey var mı?
- Is there still something to add to his explanation?
Lütfen Tom'u listeye ekleyin.
- Please add Tom to the list.
- add to
- (Bilgisayar) ekleme yeri
- add up
- yekun çıkarmak
- add up
- belli olmak
- add up
- toplamak
- add up to
- eklemek
- added
- toplanmak
- added
- katılmak
Tom adını dansa katılmak isteyenlerin listesine ekledi.
- Tom added his name to the list of people who wanted to attend the dance.
- added
- binmek
- would you please add some water to the radiator
- radyatöre biraz su ekler misiniz
- added
- {f} ekle
Onu adliye binasında alabilirsin, katip ekledi.
- You can get it at the courthouse, the clerk added.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
- adding
- {f} ekle
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes it easier to read the code.
Yorum ekleme kod okumayı kolaylaştırır.
- Adding comments makes the code easier to read.
- added
- (Bilgisayar) eklendi
- Added
- ekile
- added
- eklenmiş
- adding
- ilave etmek toplamak
- adding
- ekliyor
Tatoeba'ya örnekler ekliyorum.
- I am adding examples to Tatoeba.
Örnek bir cümle ekliyorum.
- I am adding an example sentence.
- adding
- katarak
- adds
- eklemeler
- adds
- katan
- increase, enlarge, add to, augment
- artış, büyütmek, çoğaltmak ekle
- logical add
- mantıksal eklemek
- the add
- eklemek
- added
- {s} katılmış
- added
- {s} katma
- added
- (İnşaat) ilave edilmiş
- added
- {s} ekli
- adding
- katma
- cannot add file
- (Bilgisayar) dosya eklenemiyor
- components to add
- (Bilgisayar) eklenecek bileşenler
- could you add some color
- biraz renk katabilir misiniz
- not to add
- katmamak
- one hundred add
- takriben yüz
- pivot add data
- (Bilgisayar) özet veri ekle
- spelling add
- (Bilgisayar) yazım ekle
- static add
- (Bilgisayar) statik ekleme
- undo add
- (Bilgisayar) eklemeyi geri al
- workbook add
- (Bilgisayar) çalışmakitabına ekle