Kahkaha iyi bir ilişkide esastır.
- Laughter is essential in a good relationship.
Benzetme esasen doğrudur.
- The analogy is essentially correct.
Sağlık mutluluk için gereklidir.
- Health is essential to happiness.
Bir kriz anında sakin kalmak ve kontrolü kaybetmemek gereklidir.
- It is essential to keep calm in a time of crisis and avoid going haywire.
Bana kalan parayı sadece temel şeyler için harcamalıyım.
- I must spend the money remaining to me only for essential things.
Benim görüşümün temel noktasını önceki sayfalarda ifade ettim.
- The essential points of my argument have been expressed in the preceding pages.
Özgür bir basın demokrasi için gereklidir.
- A free press is essential for democracy.
Pyongyang ve Washington arasında bir tür uzlaşmaya varılması zorunludur.
- It is essential that some kind of compromise be reached between Pyongyang and Washington.
Durumu anlamanız zorunlu.
- It's essential that you understand the situation.
Bilimsel bilginin dağıtımı önemlidir.
- The dissemination of scientific knowledge is essential.
Bellek beynimizin önemli bir işlevidir.
- Memory is an essential function of our brain.
Güneş hayat için olmazsa olmazdır.
- The sun is essential to life.
Gıda yaşam için elzemdir.
- Food is essential to life.
Su yaşam için elzemdir.
- Water is essential to life.
Benzetme esasen doğrudur.
- The analogy is essentially correct.
Aslında bir zaman sorunu.
- It is essentially a question of time.
Biz genellikle, bizimkinin aslında trajik bir çağ olduğunun söylenildiğini duyuyoruz.
- We often hear it said that ours is essentially a tragic age.
Don’t mind him being grumpy. That’s the essential Fred.
Our classical music professor recommended some Beethoven and Bach recordings as essential listening.
... However, we think that another essential experience is our ...
... essential to the health of our bodies. ...