Tom ve Mary'nin birlikte konuşmak için çok zamanı yok. Onların çocukları, her zaman onların ilgisini istiyorlar.
- Tom and Mary don't have much time to talk together. Their children are always demanding their attention.
Çocuklar benim ilgimi paylaşırlar.
- My children share my attention.
Yaptığın şeye özen göster.
- Pay attention to what you're doing.
Dikkatsizlikten,arabasıyla direğe çarptı.
- By lack of attention, she hit the post with her car.
Tom dikkat çekmek istemiyordu.
- Tom didn't want to attract attention.
Tom kısa sürede hiç kimsenin onunla ilgilenmediğini fark etti.
- Tom soon realized that no one was paying any attention to him.
Tom'la ilgilenmekten vazgeçtim.
- I stopped paying attention to Tom.
Tom Mary'nin iltifatıyla pohpohlandı.
- Tom was flattered by Mary's attention.
Kadınlar iltifattan hoşlanırlar.
- Women like attention.
Sürücülerin tafik ışıklarına dikkat vermeleri gerek.
- Drivers need to pay attention to the traffic lights.
Tıbbi bakıma ihtiyacın var.
- You require medical attention.
Tom'un tıbbi bakım alması gerekiyor.
- Tom needs to get medical attention.
Onun uyarısına hiç dikkat edilmedi.
- No attention was paid to his warning.
Tom uyarıya dikkat etmedi.
- Tom didn't pay any attention to the warning.
Please direct your attention to the following words.
For some time past I have been the recipient of very marked attentions from a young lady.
... Well, these machines that I built in my garage earned the attention of a physicist. And ...
... And also, her attention to detail is so perfect. ...