Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Fransızca öğrenmek istiyorum.
- I want to learn French.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.
- I am learning Japanese to play mahjong in Japan.
Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.
- The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
Şiiri ezberlemek zorunda kaldık.
- We had to learn the poem by heart.
Bir dil öğrenmenin geleneksel yolu olsa olsa birinin görev duygusunu tatmin edebilir ama o bir sevinç kaynağı olarak hizmet edemez. Ayrıca muhtemelen başarılı olmayacaktır.
- The traditional way of learning a language may satisfy at most one's sense of duty, but it can hardly serve as a source of joy. Nor will it likely be successful.
Birazcık öğrenme tehlikeli bir şeydir.
- A little learning is a dangerous thing.
Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- The learned are apt to despise the ignorant.
Bilgili bir kişiyi dinlemek harika.
- It's marvellous to listen to a learned person.
Tom yavaş bir öğrenci olduğu için okulda alay edildi.
- Tom was teased at school because he was a slow learner.
Eğitimciler öğrencilerin ana diline saygı göstermeliler.
- Educators should respect learners' mother tongue.
Hiç kimse çok bilgili değil ki her şeyi bilebilsin.
- No one is so learned that he can know all things.
Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk.
- We learned as much as possible about their culture before visiting them.
Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.
- What is learned in the cradle is carried to the tomb.
Zorbalık öğrenilmiş bir davranıştır.
- Bullying is a learned behavior.
Biz Fransızca öğrenerek çok eğleniyoruz.
- We're having a lot of fun learning French.
İngilizce öğrenerek iyi zaman geçirdik.
- We had good time, learning English.
Dil öğrenimi sayı sistemi gibidir; onun bir başlangıcı vardır ama sonu yoktur.
- Language learning is like the number system; it has a beginning but doesn't have an end.
On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
- I learned to play guitar when I was ten years old.
Sonunda,gerçeği öğrendik.
- Finally we have learned the truth.
Tom bir yavaş öğrenici.
- Tom is a slow learner.
Sevgili dil öğrenicisi, bir gün, uluslararası sesletim derneği çizelgelerini tetkik etmekten vazgeçmelisin ve insanları dinlemeye başlamalısın.
- Someday, dear language learner, you must stop poring over IPA charts and start listening to people.
Ben biraz İngilizce öğreniyorum.
- I am learning a little English.
O Esparanto öğrenirken olmadı.
- That didn't happen when I was learning Esperanto.
Öğretmenden hiçbir şey öğrenmedim.
- I learnt nothing from the teacher.
Sadece Çince dilini değil ama aynı zamanda ülkenin kendisi hakkında da bir şeyler öğrendim.
- What I have learnt is not just the Chinese language, but something about the country itself as well.
I am learning english.
Ben biraz İngilizce öğreniyorum.
- I am learning a little English.
Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.
- I am learning Japanese to play mahjong in Japan.
Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.
- The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
Bilgiye değer verip öğrenmek Yahudilerin tekelinde değildir.
- Learning and cherishing data are not just the domain of Jewish people.
Ben bir bilim öğrenmekteyim.
- I have been learning a science.
Learn how to do it better!.
That'll learn him to bust my tomater.
He just learned that he will be sacked.
For, as he took delight to introduce me, I took delight to learn.
Anyone who tries to cycle will learn the hard way that grazes are painful.
Work slowly and cautiously until you have learned the ropes.
Learn to play, man, you absolutely failed that round.
My learned friend (a formal, courteous description of a lawyer).
Everyday behavior is an overlay of learned behavior over instinct.
Learning to ride a unicycle sounds exciting.
What is the best way to learn a foreign language?
- What's the best way to learn a foreign language?
It is hard for foreigners to learn Japanese.
- It's hard for foreigners to learn Japanese.
... learn it, when you are a freshman in college. And why did he create calculus? To calculate ...
... way and allow you to do what you do best, live, learn, and, ...