Sözlüklerini kullanma alışkanlığı oluşturmaya gayret etmelisin.
- You should try to form the habit of using your dictionaries.
Seninle Fransızca kullanmayı bıraktım.
- I've quit using French with you.
Sadece herhangi bir çocuk tarafından kullanılanlar gibi basit boya kalemleri kullanarak Maria nefes kesen resimler yaratabildi.
- Using simple crayons, just like those used by any child, Maria was able to create breathtaking pictures.
Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.
- To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses.
Bir insan Tatoeba'yı kullanarak dil öğrenir.
- By using Tatoeba one learns languages.
Seninle Fransızca kullanmayı bıraktım.
- I've quit using French with you.
Sözlüklerini kullanma alışkanlığı oluşturmaya gayret etmelisin.
- You should try to form the habit of using your dictionaries.
Dr. Patterson, işaret dili kullanarak bir goril ile iletişim kurdu.
- Dr. Patterson communicated with a gorilla using sign language.
Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.
- To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses.
Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.
- At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand.
Sıcak suyun tümünü kullanma.
- Don't use all the hot water.
O sadece Çizmeli Kedi görüntüsünü kullanmak zorunda kaldı. Ben onun sadık uşağıydım.
- She just had to use her Puss-In-Boots look and I was her devoted servant.
Sadece en iyi malzemeleri kullanmak için büyük özen gösterilmiştir.
- Great care has been taken to use only the finest ingredients.
Bu kelime şu an kullanımda değil.
- This word is not in current use.
Bilişimsel dil bilimi eğitimi yapmak için çeşitli dilleri bilmek gerekli, ancak, insan bilgisayarların kullanımı da bilmelidir.
- In order to study computational linguistics it's necessary to know various languages, however, one also has to be familiar with the use of computers.
Atom enerjisinden faydalanmalıyız.
- We should make use of atomic energy.
Şirketimiz internetten faydalanmaktadır.
- Our company makes use of the Internet.
Kişisel bilgisayarlar çok faydalıdırlar.
- Personal computers are of great use.
Ben makinenin faydası olmadığını anladım.
- I found that the machine was of no use.
Tüm çabalarımın yararsız olduğu ortaya çıktı.
- All my efforts turned out to be useless.
Bu site oldukça yararlı.
- This site is quite useful.
Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır.
- Slotted spoons have a particular role in the traditional absinthe ritual. They are used to hold a sugar cube over a glass as one dissolves it into her drink with cold water.
Hayır, sadece düşündüm ki madem abaküs kullanabiliyorsun, kafandan hesap yapmada iyi olabilirsin.
- No, I just thought that since you can use an abacus, you might be good at doing calculations in your head.
Hayır, arabamı kullanamazsın!
- No, you can't use my car!
Paramızı değerlendirmek istiyoruz.
- We want to put our money to good use.
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
- He is used to walking long distances.
Ne zaman yatmaya alışkınsın?
- What time are you used to going to bed?
Tom kullanılmış bir motorsiklet için 300 dolardan daha fazla harcamak istemiyor.
- Tom doesn't want to spend more than $300 for a used motorcycle.
İnsanların zaman harcamak için bilgisayarları kullanmaları çok kötü.
- It's too bad people use computers to waste time.
Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.
- Only members of the club are entitled to use this room.
O, tasarruflarını yararlı şeylere yatırdı.
- He put her savings to good use.
Eğer bu modern donanımı kullanırsanız bir sürü iş gücü tasarruf edecektir.
- If you use this modern equipment, it will save a lot of manpower.
Bir insan Tatoeba'yı kullanarak dil öğrenir.
- By using Tatoeba one learns languages.
Bay Morita sermaye olarak borç para kullanarak bir işe başladı.
- Mr. Morita started a business by using borrowed money as capital.
Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
- Windows is the most used operating system in the world.
Na'vi dili Avatar'da kullanılır.
- Na'vi language is used in Avatar.
Alan askeri amaç için kullanılır.
- The site is used for military purposes.
Özel kuvvetler özel amaçlar için kullanılır.
- Special forces are used for special purposes.
Şirketimiz internetten faydalanmaktadır.
- Our company makes use of the Internet.
We should use up most of the fuel.
This tool has many uses.
We can use this mathematical formula to solve the problem.
... accessories and a new API to talk to them. Using these, you can build a wide range of ...
... So I really like those examples of people using those ...