Bizi takip edeni görmüyor musun?
- Don't you see who's following us?
Beni takip eden birinin olup olmadığını görmek için geriye baktım.
- I looked back to see if anyone was following me.
Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı.
- He went out for a walk, with his dog following behind.
Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
- Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.
Beni izlemeni istemiyorum.
- I don't want you following me.
Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı.
- Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.
Bu kitabın tavsiyelerini izleyerek, kendimi fakirlikten kurtarabilirdim.
- By following this book's advice, I was able to pull myself out of poverty.
Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz.
- Complete the following form to know who you could have been in a previous life.
10 a 1 ölçeğinde, lütfen aşağıdaki dillerdeki yeterliliğini sınıflandır.
- On a scale of 1 to 10, please rate your proficiency in the following languages.
Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
Tom'un bizi izlemeyi bırakmasını istedim.
- I asked Tom to stop following us.
O, ertesi gün eve gideceğini söyledi.
- He said that he was going home the following day.
Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi.
- Tom and Mary decided to meet there again the following week.
Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi.
- Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.
Daha sonraki adımlar nelerdir?
- What are the following steps?
Biz ona sonraki pazar bir pikniğe gitmemiz gerektiğini önerdik.
- We suggested to her that we should go on a picnic the following Sunday.
Daha sonraki adımlar nelerdir?
- What are the following steps?
Yoğun yağış ardından büyük bir sel vardı.
- Following the heavy rainfall, there was a big flood.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
Siz beyefendiler beni izlemek ister misiniz?
- Would you gentlemen like to follow me?
Yapmanız gereken bütün şey beni izlemektir.
- All you have to do is follow me.
Biz onu takip etmek zorunda değiliz.
- We don't have to follow her.
Tom'u takip etmek zorundayız.
- We have to follow Tom.
Sosyal görevliden Stevenson ailesi hakkındaki bilgiyi takip etmesi istedi.
- The social worker was asked to follow up the information about the Stevenson family.
Anne Alice'in onu takip etmesini belirtti.
- The mother signed to Alice to follow her.
İyi bir vuruşcu olmak için, gevşek tutmalısın ve içgüdünü izlemelisin.
- To be a good batter, you've got to hang loose and follow your instincts.
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Her insan farklı bir yol izlesede, hedeflerimiz aynıdır.
- Although each person follows a different path, our destinations are the same.
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Yapacağın tek şey onun tavsiyesini dinlemek.
- All that you have to do is to follow his advice.
O emirleri dinlemekten başka seçeneğim yok.
- I have no choice but to follow those orders.
Sadece talimatlara uymak zorundasın.
- You only have to follow the instructions.
Bütün üyeler bu kurallara uymak zorundadırlar.
- All members must follow these rules.
10 a 1 ölçeğinde, lütfen aşağıdaki dillerdeki yeterliliğini sınıflandır.
- On a scale of 1 to 10, please rate your proficiency in the following languages.
Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir.
- Translate the following sentences into Japanese.
Sürücülerin uyması gereken kurallar şunlardır.
- The rules drivers should obey are the following.
İlaç içerken şişe üzerindeki talimatlara dikkatlice uyun.
- When taking drugs, follow the directions on the bottle carefully.
Lütfen hemşirenin emirlerine uyun.
- Please follow the nurse's directions.
Aşağıdakiler, 1993 yılının başlıca olaylarıdır.
- The followings are the chief events of 1993.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
- If you want to get out of here alive, follow me.
Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın.
- Answer the following questions in English.
Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz.
- Complete the following form to know who you could have been in a previous life.
Tom pazartesi günü geldi ve ertesi gün eve geri gitti.
- Tom came on Monday and went back home the following day.
O, ertesi gün eve gideceğini söyledi.
- He said that he was going home the following day.
Following the meeting, we all had a chat.
He had a loyal following.
See the following section.
The following wind sped us on our way.
The following words have no definition . . .
Follow these instructions to the letter.
Follow that car!.
... ln the years following Columbus' first voyage, ...
... And this young man in October of his freshman year said something like the following. “The ...