Tom hariç, bütün aile sessizce TV izliyordu.
- Except for Tom, the family was all watching TV in silence.
O hariç herkes buradadır.
- Everyone is here except for him.
Bazı değişiklikler hariç olmak üzere, proje onaylandı.
- Except for some modifications, the project was approved.
Baş ağrım olmasaydı giderdim.
- I would go except for my headache.
Fırtına olmasaydı daha erken varırdım.
- Except for the storm, I would have arrived earlier.
Bir kedi haricinde ev boştu.
- The house was empty except for a cat.
Mary'nin haricinde hepimiz Tom'un partisine gittik.
- All of us went to Tom's party except for Mary.
Evimiz otobüs durağına uzak olmasının haricinde oldukça tatminkardır.
- Our house is quite satisfactory except that it is rather a long way to the bus stop.
Jim'in haricinde herkes geldi.
- With the exception of Jim, everybody came.
Pazartesi hariç herhangi bir gün olur.
- Any day will do except Monday.
Pazar günleri hariç her gün çalışırım.
- I work every day except on Sunday.
Üç gün boyunca bir şey yememişti, adamın gıda dışında herhangi bir şey hakkında düşünme sorunu vardı.
- The man, who had not eaten for three days, had trouble thinking about anything except food.
Benim dışında herkes meşgul.
- Everybody is busy except me.
Bu istisnai bir durumdur.
- This is an exceptional case.
Bu kuralın istisnaları yoktur.
- This rule has no exceptions.
Ona katlanmaktan başka seçimimiz yoktu.
- We had no choice except to put up with it.
Tom'un sonuçları kabul etmekten başka seçeneği yoktu.
- Tom had no choice except to accept the consequences.
Bu saati satın alırdım fakat çok pahalı.
- I would buy this watch, except it's too expensive.
Offensive wars, except the cause be very just, I will not allow of.
I never made fun of her except teasingly.
he was a great lover of music, and perhaps, had he lived in town, might have passed for a connoisseur; for he always excepted against the finest compositions of Mr Handel.
... except for the really hard questions. ...
... purpose computer that runs all the programs except for the one that pisses me off?" [laughter] ...