Wherever you go, you see a lot of bicycles left on sidewalks near stations.
 - Nereye giderseniz gidin, istasyonların yanında kaldırımlar üstünde bırakılmış çok sayıda bisiklet görürsünüz.
The two houses stand side by side.
 - İki ev yan yana durur.
This paragraph is well written, but there is a mistake in the last sentence.
 - Bu paragraf iyi yazılmış ama son cümlede bir yanlışlık var.
The wrong time, the wrong place.
 - Yanlış zamanda, yanlış yerde.
Tom had to pay a fine because he parked in the wrong place.
 - Tom arabasını yanlış yere park ettiği için ceza ödemek zorunda kaldı.
I suggest we go over to Tom's and help him get ready for the party.
 - Tom'un yanına gitmemizi ve ona partiye hazırlanması için yardım etmemizi öneriyorum.
Who was at the party beside Jack and Mary?
 - Partide Jack ve Mary'nin yanındaki kimdi?
We hurried in the direction of the fire.
 - Yangın istikametinde koşturduk.
By mistake I boarded a train going in the opposite direction.
 - Yanlışlıkla ters yöne giden bir trene bindim.
What is the hard part of learning Japanese?
 - Japonca öğrenmenin zor yanı nedir?
Who was at the party beside Jack and Mary?
 - Partide Jack ve Mary'nin yanındaki kimdi?
He edged sideways through the crowd.
 - O, kalabalığa yanlamasına sokuldu.
Tom looked sideways at Mary.
 - Tom yanlamasına Mary'ye baktı.
I was robbed of my wallet by the man sitting next to me.
 - Yanımda oturan adam tarafından cüzdanım soyuldu.
Some pickpocket stole my wallet on the train.
 - Bir yankesici trende cüzdanımı çaldı.
She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
 - O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
He was burned to death in the fire.
 - Yangında yanarak öldü.
The old couple sat side by side.
 - Yaşlı çift yan yana oturuyordu.
The two houses stand side by side.
 - İki ev yan yana durur.
The neighbours have been banging about next door all morning.
 - Yan komşular sabahtan beri gürültü yapıyor.
I'll leave a key with my next-door neighbour in case you get here before I do.
 - Buraya gelmeden önce buraya gelme ihtimaline karşı, yanımdaki kapı komşuma bir anahtar bırakacağım.
According to some experts the spoken language uses few subordinate clauses.
 - Bazı uzmanlara göre, konuşulan dil çok az sayıda yan cümleler kullanır.
The sentence has got too long again. Then just take out a few of the subordinate clauses.
 - Cümle tekrar uzun sürdü. O zaman birkaç yan cümleyi çokarın.