İngilizceye ek olarak Fransızca eğitimi de alıyorum.
- I study French in addition to English.
Maaşına ek olarak biraz geliri var.
- He has some income in addition to his salary.
Beni kiralamasına ilave olarak, bana biraz öğüt verdi.
- In addition to hiring me, he gave me a piece of advice.
Düzenli testler almaya ek olarak, bizim uzun bir deneme teslim etmemiz gerekiyor.
- In addition to taking the regular tests, we have to hand in a long essay.
Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı.
- In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology.
O mağaza mobilya dışında birçok şey satmaktadır.
- That store sells many things besides furniture.
Arkadaşlarının dışında kimse geliyor mu?
- Is anyone coming besides your friends?
İngilizceye ek olarak Fransızca eğitimi de alıyorum.
- I study French in addition to English.
İngilizceye ek olarak Almanca eğitimi yapmak istiyorum.
- I want to study German in addition to English.
İngilizcenin yanı sıra iki dil bilmekte.
- He speaks two languages besides English.
Bir cerrah olmanın yanı sıra, o ünlü bir yazardı.
- Besides being a surgeon, he was a famous writer.
Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır.
- In addition to being a famous physicist, he is a great novelist.
İngilizcenin yanı sıra, Almanca da konuşur.
- In addition to English, he speaks German.
O yakışıklıdır. Ayrıca sporda iyidir.
- He is handsome. In addition, he is good at sport.
Ayrıca yaşlıların birbiriyle kaynaşabilmeleri ve Amerikan yaşamında aktif katılımcılar olarak kalabilmeleri için çok sayıda gruplar kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Düzenli testler almaya ek olarak, bizim uzun bir deneme teslim etmemiz gerekiyor.
- In addition to taking the regular tests, we have to hand in a long essay.
Gitmek istemiyorum ve ayrıca çok geç.
- I don't want to go, and besides it's too late.
Ben bu daireyi seviyorum. Yer iyi ve ayrıca, kira çok yüksek değil.
- I like this flat. The location is good, and besides, rent is not very high.
Şimdi çok geç oldu. Üstelik, yağmur yağmaya başlıyor.
- It's too late now. Besides, it's starting to rain.
Sir Winston Churchill, büyük bir devlet adamı olmanın yanı sıra, büyük bir yazardı.
- Besides being a great statesman, Sir Winston Churchill was a great writer.
Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı.
- In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology.
İlaveten 5 dolar ödemek zorunda kaldım.
- I had to pay 5 dollars in addition.
Beni kiralamasına ilave olarak, bana biraz öğüt verdi.
- In addition to hiring me, he gave me a piece of advice.
Hava soğuktu ve üstelik rüzgarlıydı.
- It was cold, and in addition, it was windy.
... So in addition to the request from Googlebot, there is also ...
... in addition to this group there are about 26 other ...