1990'lar çeşitli olayları gördü.
- The 1990's saw various incidents.
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
- The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.
İki olay birbirine bağlı.
- The two incidents are connected with each other.
Farklı insanlar bu kazanın farklı versiyonlarını anlatırlar.
- Different people tell different versions of the incident.
Başka kaza risklerini en aza indirgemek istiyorum.
- I want to minimize the chances of another incident.
Bu arada sana bir şey söylemek zorundayım.
- Incidentally, I have to tell you something.
Terör olaylarındaki artış gerçekten de sinir bozucu.
- The increase in incidents of terrorism is really unnerving.
Son zamanlarda bir çok hileli iğrenç olaylar vardı.
- Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.
That character, though colorful, is incidental to the overall plot.
She's costing us a lot in incidentals.
The book discussed the subject, but only incidentally.
Incidentally, did you hear anything new from your brother yesterday?.
... time incident alerts. ...
... For example, we have a revamped incident experience. ...