Birisiyle ilk kez karşılaştığında, kendinle arkadaşın arasına konulan mesafeye kesinlikle dikkat et.
 - When meeting a person for the first time, be sure to pay attention to the distance placed between yourself and your partner.
Biz resmî ve özel işler arasına çizgi çizmeliyiz.
 - We should draw the line between public and private affairs.
Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.
 - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.
Sinüs ve kosinüs fonksiyonları -1 ve 1 arasında bir değer alır (-1 ve 1 dahil).
 - The functions sine and cosine take values between -1 and 1 (-1 and 1 included).
Amerika kıtasının fethi 60 ila 70 milyon cana mal oldu.
 - The conquest of America cost between 60 and 70 million lives.
Bu ilacı öğünler arasında al.
 - Take this medicine between meals.
Onlar arasındaki aralık daraldı.
 - The gap between them has narrowed.
Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.
 - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.
Aralarında gizli bir anlaşma var.
 - They have a secret understanding between them.
Bill ve Joan şekeri aralarında paylaştırdılar.
 - Bill and Joan divided the candy between them.
İki arada bir derede.
 - Between a rock and a hard place.
Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; iki arada bir derede.
 - If we pay the rent to the landlady, we won't have any money for food; we are between the devil and the deep blue sea.
Onun İlk askeri deneyimleri İngiliz sömürge imparatorluğu ve bağımsızlık arayan Boerler arasındaki savaşta yer aldı.
 - His first military experiences took place in the war between the British colonial empire and the Boers, who sought independence.
Onların aralarındaki rekabet kısa sürede ortaya çıktı.
 - The rivalry between them was soon apparent.
İki ülke arasında bir diplomatik kriz ortaya çıktı.
 - A diplomatic crisis arose between the two nations.
Taksiler sağanak sırasında seyrekti.
 - Taxis are few and far between during a rainstorm.
O, arada balığa gitti.
 - He went fishing in between.
Arada hep bir kadın var.
 - There's always a woman in between.
... about it, we, most of us, can’t distinguish in a terribly sharp way what happened between ...
... charge of what's running on it, at least as between you and corporations, or you and the ...