You may choose whichever book you want to read.
- Okumak istediğiniz herhangi bir kitabı seçebilirsiniz.
Take whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini al.
You have nothing whatever to worry about.
- Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to be embarrassed about.
- Hakkında mahcup olacağın herhangi bir şey yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
Can you see anything in there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Can you see anything at all there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Tom certainly works as hard as anyone else on his team.
- Tom kesinlikle takımındaki herhangi biri kadar çok çalışıyor.
I'm pretty certain I haven't made any mistakes.
- Ben herhangi bir hata yapmadığımdan oldukça eminim.
Well, yes, but I don't want anyone to know.
- Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
Don't you have anything smaller than that?
- Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu?
I am not frightened of anything.
- Herhangi bir şeyden korkmam.
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
Well, yes, but I don't want anyone to know.
- Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
Tom speaks French much better than anyone else.
- Tom Fransızcayı başka herhangi birinden daha iyi konuşur.
Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.
- Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır.
Tom didn't shoot anybody.
- Tom herhangi birine ateş etmedi.
It's not something anyone can do.
- Bu herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
You may have whatever book you want to read.
- Okumak istediğin herhangi bir kitabı alabilirsin.
You have nothing whatever to feel guilty about.
- Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
You may take either of the glasses.
- Bardaklardan herhangi birini alabilirsin.
I don't like either of them.
- Ben, onlardan herhangi birini sevmiyorum.
Take either of the apples.
- Elmaların herhangi birini al.
You may take either of the two books.
- İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
Any one of us could suffer from malnutrition without being aware of it!
- Herhangi birimiz bunun farkında olmadan yetersiz beslenmeye maruz kalabilir!
Any one of us could do it.
- Bizden herhangi biri onu yapabilirdi.
Eat whichever one you like.
- Hoşlandığın herhangi birini ye.
You may choose whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
If you divide any number by zero, the result is undefined.
- Eğer herhangi bir sayıyı sıfıra bölerseniz, sonuç tanımsızdır.
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
Do you feel at home anywhere?
- Herhangi bir yerde evinizdeymiş gibi hisseder misiniz?
Tom isn't currently working anywhere.
- Tom şu anda herhangi bir yerde çalışmıyor.
Take whichever one you like.
- İstediğiniz herhangi birisini alın.
Eat whichever one you like.
- Hoşlandığın herhangi birini ye.