Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.
- My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old.
O, okullarda kullanım için bir Japon folklor antolojisi derledi.
- He compiled a Japanese folklore anthology for use in schools.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Ben hemen döneceğim, millet.
- I'll be right back, folks.
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
O birçok halk oyunu biliyor.
- He knows many folk dances.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Tom halk müziği ile çok ilgileniyor.
- Tom is very interested in folk music.
Tom, oğluna birçok türküyü nasıl söyleyeceğini öğretti.
- Tom taught his son how to sing many folk songs.
Bu türkülerin hepsini sevmiyorum.
- I don't like all of these folk songs.
O birçok halk dansını bilir.
- She knows many folk dances.
Acele etmeyin, arkadaşlar.
- Take your time, folks.
Tom'un arkadaşları nerede?
- Where are Tom's folks?
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Bu gece şimdiden üç tane halk şarkısı söyledim.
- I've already sung three folks songs tonight.
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Orada bekleyin, millet.
- Hang in there, folks.
Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin.
- Nothing to see here, folks. Move along.
Bu insanlara bazı içecekler alın.
- Get these folks some drinks.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
I like traditional folk music.
Bu yıl Noel için yakınlara gidiyoruz.
- We're going to my folks for Christmas this year.
It may be true, as Fred Robinson, a senior researcher at Newcastle University said, Many people view Mrs. Thatcher as a kind of folk devil..
Convicted killer Devin Moore is considered a folk hero by the disillusioned youth and the gaming populace.
Lots of folks like to travel during the holidays.
My folks visit us at Christmas.
A lot of people around here like country music.
- Bu civarda bir sürü insan Amerikan folk müziğini sever.
Tom used to be a country music singer.
- Tom Amerikan folk müziği şarkıcısıydı.
... folk art museum tropical music but but i wanted to do about twenty two ...