Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.
- My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old.
O, okullarda kullanım için bir Japon folklor antolojisi derledi.
- He compiled a Japanese folklore anthology for use in schools.
Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum.
- In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.
Ben hemen döneceğim, millet.
- I'll be right back, folks.
Orada bekleyin, millet.
- Hang in there, folks.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
O birçok halk oyunu biliyor.
- He knows many folk dances.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
İrlanda halk müziğiyle çok ilgileniyorum.
- I'm very interested in Irish folk music.
Bu türkülerin hepsini sevmiyorum.
- I don't like all of these folk songs.
Tom'un hiç türkü söylediğini duydun mu?
- Have you ever heard Tom sing folk songs?
O birçok halk dansını bilir.
- She knows many folk dances.
Siz arkadaşların bir şeye ihtiyacı var mı?
- Do you folks need anything?
Acele etmeyin, arkadaşlar.
- Take your time, folks.
Bu gece şimdiden üç tane halk şarkısı söyledim.
- I've already sung three folks songs tonight.
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Senin ev halkı nerede yaşıyor?
- Where do your folks live?
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin.
- Nothing to see here, folks. Move along.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
Bu insanlara bazı içecekler alın.
- Get these folks some drinks.
I like traditional folk music.
Bu yıl Noel için yakınlara gidiyoruz.
- We're going to my folks for Christmas this year.
It may be true, as Fred Robinson, a senior researcher at Newcastle University said, Many people view Mrs. Thatcher as a kind of folk devil..
Convicted killer Devin Moore is considered a folk hero by the disillusioned youth and the gaming populace.
Lots of folks like to travel during the holidays.
My folks visit us at Christmas.
Roger Miller's Dang Me was a hit with country music fans and with popular music fans too. It sold millions of copies.
- Roger Miller'ın Dang Me'si Amerikan folk müziği fanatikleri arasında ve popüler müzik fanatikleri arasında da bir liste başıydı. O miyonlarca adet sattı.
A lot of people around here like country music.
- Bu civarda bir sürü insan Amerikan folk müziğini sever.
... folk art museum tropical music but but i wanted to do about twenty two ...