Biz onu iyi bir kıdemli olarak görünüyoruz.
- We look up to him as a good senior.
O bana göre altı yıl kıdemli.
- She is senior to me by six years.
O hükümette üst düzey bir konuma sahiptir.
- She holds a senior position in the government.
Bu seminer Japon firmalarından üst düzey pazarlama liderlerini hedef alacaktır.
- This seminar will target senior marketing leaders from Japanese firms.
Tabii, birçok emektar vatandaş emeklilikten memnundur.
- Of course, many senior citizens are happy with retirement.
O bana göre altı yıl kıdemli.
- She is senior to me by six years.
O bana göre iki yıl kıdemli.
- She is senior to me by two years.
İşler başarısız sonuçlanınca işçiler işlerini kaybettiler.
- As businesses failed, workers lost their jobs.
Binlerce insan işlerini kaybetti.
- Thousands of people lost their jobs.
Biletler genel giriş için 30 dolar ve öğrencilerle yaşlılar için 20 dolardır.
- Tickets are $30 for general admission and $20 for students and seniors.
Yaşlı vatandaşlara saygı göstermelisin.
- You must respect senior citizens.
Hyogo Üniversitesinde son sınıf öğrencisiyim.
- I am a senior at Hyogo University.
Tom, son sınıf öğrencisi iken sınıf başkanıydı.
- Tom was class president when he was a senior.
Tom üst düzey bir yöneticidir.
- Tom is a senior executive.
İngilizce ve matematik üst düzey liselerde çok yapılır.
- English and mathematics are made much of in senior high schools.
four years her senior.
John is two years older than I am.
- John is senior to me by two years.
... presented by Congressman Ryan, your running mate, is that we would give a voucher to seniors, ...
... in Medicare for our seniors. ...