Sally iki haftadır okulda yok, bu yüzden sınıfa yetişmek için çok sıkı çalışmak zorunda.
- Sally was absent from school for two weeks, so she has to work hard to catch up with her class.
Tom Mary'ye yetişmek için deli gibi koştu.
- Tom ran like crazy to catch up with Mary.
Tom'u yakalamaya çalışmalıyım.
- I should try to catch up with Tom.
Daha sonra yakalayacağız.
- We'll catch up later.
Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.
- You walk on and I will catch up with you later.
O yakında Tom'a yetişecek.
- He'll soon catch up with Tom.