Fewer workers meant fewer people with money to buy goods.
 - Daha az sayıda işçi eşya satın alacak paralı daha az sayıda insan anlamına geliyordu.
Tom showed up early so he could get a good seat.
 - İyi bir yer alabilmek için Tom erken geldi.
I know this area pretty well.
 - Bu alanı oldukça iyi biliyorum.
The area looked pretty clean.
 - Alan oldukça temiz görünüyordu.
Tom caught a couple of large trout yesterday.
 - Tom dün bir çift büyük alabalık yakaladı.
What's your favorite way to cook trout?
 - Alabalık pişirmek için favori tarzın nedir?
One of these fine days he will get his just deserts.
 - Bu güzel günlerden bir gün o sadece hak ettiğini alacak.
Tom is likely going to be fined for doing that.
 - Tom muhtemelen bunun yaptığı için para cezası alacak.
Do you have an extra bicycle that I could borrow?
 - Ödünç alabileceğim fazladan bir bisikletin var mı?
Do we have an extra one that Tom can borrow?
 - Tom'un ödünç alabileceği ekstra bir tanemiz var mı?
Well, I'll only take toast and coffee.
 - Pekala, ben sadece tost ve kahve alacağım.
Tom is sufficiently well off to buy a house anywhere he wants.
 - Tom'un durumu istediği yerde bir ev alacak kadar oldukça iyidir.
Aladin found a wonderful lamp.
 - Alaaddin harika bir lamba buldu.
Aladin found a wonderful lamp.
 - Alaaddin sihirli bir lamba buldu.
I'll get permission from my superior.
 - Amirimden izin alacağım.