Burası güzel ve serin.
- It is nice and cool here.
Ken ile gidiyorum. O, serin, nazik ve akıllı. Dahası, o bekar!
- I'm going with Ken. He is cool, gentle and smart. What's more, he is single!
Nehre vardığımızda bir serinlik hissettik.
- We felt the coolness when we arrived at the river.
Ben klas elbiseler giyerim ve klas gözlükler takarım.
- I wear cool clothes and cool sunglasses.
Klas ve farklı olmak için Hawaii tişörtümü ve yeşil şortumu giymeyi tercih ettim, ama çabucak beyaz gömlek ve siyah pantolona alıştım.
- I preferred wearing my Hawaiian T-shirt and green shorts to be cool and different, but I quickly got used to the white shirt and black slacks.
Onun soğukluğu arkadaşlarını soğuttu.
- His coolness has alienated his friends.
Soğuk kanlılığımı kaybetmeye başlıyordum.
- I was beginning to lose my cool.
Bunun harika olduğunu düşünmüyor musun?
- Don't you think it's cool?
On yaşındayken, ne zaman on altı yaşımda olacağımı, hayatımın harika olacağını düşünürdüm.
- When I was 10 years old, I thought that when I would be 16, my life would be cool.
Norveç Reggae'si çok harika. Sadece mükemmel.
- Norwegian reggae is very cool. Simply excellent.
Tom sakin davranmaya çalıştı.
- Tom tried to act cool.
Ben son derece sakindim.
- I was as cool as a cucumber.
Tom her zaman soğukkanlı olmaya çalışıyor.
- Tom is always trying to be cool.
Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez.
- Tom never loses his cool.
Havalı olduğumu düşünüyor musun?
- Do you think I'm cool?
Tom arkadaşım olmak istemiyor. O benim için çok havalı olduğunu düşünüyor.
- Tom doesn't want to be my friend. He thinks that he's too cool for me.
Evinizin ısıtma ve soğutma maliyetlerini uygun yalıtım ve hava sızdırmazlık teknikleri yoluyla azaltabilirsiniz.
- You can reduce your home's heating and cooling costs through proper insulation and air sealing techniques.
Ben hep Tom'un çok iyi olduğunu düşündüm.
- I always thought Tom was so cool.
Tom ne giydiği fark etmeden, o karizmatik görünür.
- No matter what Tom wears, he looks cool.
Tom onun karizmatik göründüğünü düşündü.
- Tom thought it looked cool.
Calvin Coolidge sessiz ve sade görünümlüydü.
- Calvin Coolidge was quiet and plain-looking.
Biz sadece serin olduğunu düşünmüyoruz.
- We just don't think it's cool.
Bu web sitesi çok güzel.
- This website is so cool.
On dil konuşabilsem, çok güzel olur!
- It would be so cool if I could speak ten languages!
Baban gerçekten iyidir. Pek sayılmaz.
- Your dad is really cool. Not really.
Yaptığım tempura soğuduğunda, o derhal gevrekliğini kaybeder ve tadı iyi olmaz.
- When the tempura I make cools down, it immediately loses its crispiness and doesn't taste very good.
Sözlerinin keskin tonu, atmosferi soğuttu.
- The sharp tone of his words chilled the atmosphere.
Bir domuz serinlemek için çamurda yuvarlanır.
- A pig will wallow in the mud in order to cool down.
Yazın serinlemek için en sevdiğin yol nedir?
- What's your favorite way to stay cool in the summer?
Tom soğutmak için pastayı mutfak penceresi eşiğine koydu.
- Tom put the pie on the kitchen windowsill to cool.
Güneşe göre bir evin yönünü değiştirerek evi ısıtmak ya da soğutmak için gerekli ya da boşa harcanmış enerjinin yüzde otuzunu tasarruf edebilirsiniz.
- By simply changing the orientation of a house in relation to the sun, you can save up to thirty percent of the energy required or wasted for heating or cooling it.
Tom soğutucudan bir bira aldı ve onu açtı.
- Tom took a beer from the cooler and opened it.
Onun soğukluğu arkadaşlarını soğuttu.
- His coolness has alienated his friends.
Bu gece serinleyecek.
- It'll cool down tonight.
Hava serinlemeye başlıyor.
- It's starting to cool off.
Lütfen doğrudan güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayın.
- Please store in a cool and dry place, out of direct sunlight.
Tom soğutmak için pastayı mutfak penceresi eşiğine koydu.
- Tom put the pie on the kitchen windowsill to cool.
Evinizin ısıtma ve soğutma maliyetlerini uygun yalıtım ve hava sızdırmazlık teknikleri yoluyla azaltabilirsiniz.
- You can reduce your home's heating and cooling costs through proper insulation and air sealing techniques.
a water-cooled engine.
I like to let my tea cool before drinking it so I don't burn by tongue.
My father was talking to the World's Fair Commission yesterday, and they estimate it's going to cost a cool fifty million.
His proposals had a cool reception.
I'm completely cool about my girlfriend leaving me.
Relations cooled between the USA and the USSR after 1980.
Is it cool if I sleep here tonight?.