Dün berbat bir kaza oldu.
- An awful accident happened yesterday.
O şarkıcının berbat bir sesi var.
- That singer has an awful voice.
Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu?
- You look awful. What happened?
Geçen yaz çok kötüydü.
- Last summer was awful.
Burada çok az mağaza var ve sinema da korkunç.
- There are very few shops and the cinema is awful.
O, korkunç bir gündü.
- That was an awful day.
Onun konuşması müthiş sıkıcıydı.
- His speech got awfully boring.
Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor.
- A certain someone is being awfully fragile today.
Ben geç kaldığım için çok üzgünüm.
- I'm awfully sorry that I was late.
Tom çok yorgun görünüyordu.
- Tom seemed awfully tired.
İnsanların hakkımızda söylediklerinin doğru olduğunu bilmek ne kadar kötü!
- How awful to reflect that what people say of us is true!
Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu?
- You look awful. What happened?
And then she stopped, and stood as if in awe / (For sleep is awful) .
I have learnt an awful amount today.
My socks smell awful.