İkramlar sonradan sunulacak.
- Refreshments will be served afterwards.
Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.
- He'd used the dirty brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
Daha sonra, yeni bir kimlik üstlendiler.
- Afterwards, he assumed a new identity.
Daha sonra açıklayacağım.
- I'll explain afterwards.
Daha sonra bir şey içmek için bize katılmayı planlıyor musunuz?
- Do you plan to join us for a drink afterwards?
Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.
- If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.
Yemek pişirmekten hoşlanırım ama sonrasında temizlik yapmayı sevmiyorum.
- I enjoy cooking, but I don't like the cleaning up afterwards.
Sonrasında üniversitede eğitim görmek için okula gidersin.
- You go to school in order to study at university afterwards.
İngilizce ve ardından matematik okudu.
- He studied English and afterwards math.
Banyo yap! Ardından kendini taze ve rahatlamış hissedeceksin.
- Have a bath! You'll feel fresh and relaxed afterwards.
Şiddet daha sonra arttı.
- Violence increased soon afterward.
Daha sonra, yeni bir kimlik üstlendiler.
- Afterwards, he assumed a new identity.
Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.
- If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
Onun hakkında her şeyi daha sonra sana bildireceğim.
- I'll let you know all about it later on.
Konuyu size daha sonra açıklayacağım.
- I'll explain the matter to you later on.
Sana önceden bildireceğim.
- I'll let you know beforehand.
İşleri önceden hazırlayalım.
- Let's get things ready beforehand.
Sami daha sonra öldürüldü.
- Sami was subsequently murdered.
Tom daha sonra tutuklandı.
- Tom was subsequently arrested.
Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.
- He'd used the dirty brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
İkramlar sonradan sunulacak.
- Refreshments will be served afterwards.
Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?
- Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift?
Genç bir adamken, sonradan ünlü olacağını bilmiyordu.
- As a young man, he did not know that he was to become famous later on.
Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
- Did the error occur right from the start or later on? - When?
Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?
- Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift?
Tom daha sonra tutuklandı.
- Tom was subsequently arrested.
... that afterwards, David will be talking with some fans at ...
... And, of course, it's very easy to go there afterwards. ...