Shut your yapper or I'll shut it for you!.
You didn't do a very good job, I said.
 - Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim.
Did you do it by yourself?
 - Onu kendin mi yaptın?
Regardless of what he does, he does it well.
 - Yaptığını düşünmeden, onu iyi yapar.
She doesn't know who built those houses.
 - O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.
I'm doing it for you.
 - Bunu senin için yapıyorum.
I'm doing this for you.
 - Bunu senin için yapıyorum.
I want to do it myself.
 - Onu kendim yapmak istiyorum.
You must do it yourself.
 - Onu kendin yapmalısın.
This table is made of wood.
 - Bu masa tahtadan yapılmıştır.
I want a suit made of this material.
 - Bu kumaştan yapılmış bir takım elbise istiyorum.
Making such a judgement may lead to wrong ideas.
 - Öyle bir yargılama yapmak yanlış fikirlere yönlendirebilir.
Don't be afraid of making mistakes.
 - Hatalar yapmaktan korkmayın.
They assisted him in performing the operation.
 - Onlar onun operasyonu yapmasında yardım etti.
Dr. Jackson is performing an autopsy.
 - Dr. Jackson otopsi yapıyor.
It can be done in a day.
 - O, bir günde yapılabilir.
If it had not been for her help, you would never have done it.
 - Onun yardımı olmasaydı asla onu yapamazdın.
She has made up her mind to go to America to study.
 - O, eğitim yapmak için Amerika'ya gitmeye karar verdi.
A molecule is made up of atoms.
 - Bir molekül atomlardan yapılmıştır.
I'm not quite sure what to make of this.
 - Bununla ilgili ne yapacağımdan pek emin değilim.
Tom and Mary aren't quite sure what to make of this.
 - Tom ve Mary, bununla ilgili ne yapacaklarından pek emin değildir.
Parliamentary elections will be held in Germany in 2017.
 - Parlamento seçimleri 2017'de Almanya'da yapılacak.
Rio's carnival is held in February.
 - Rio karnavalı şubat ayında yapılır.
Many atrocities were committed during the war.
 - Savaş boyunca birçok zulüm yapıldı.
The enemy committed a horrible manslaughter in the city.
 - Düşman, şehirde korkunç bir katliam yaptı.
Bottles of beer are made of glass.
 - Bira şişeleri camdan yapılır.
Butter is made from cream.
 - Tereyağı kaymaktan yapılır.
A good daughter will make a good wife.
 - İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
The baby is asleep. Don't make a noise.
 - Bebek uyuyor. Gürültü yapmayın.
The enemy committed a horrible manslaughter in the city.
 - Düşman, şehirde korkunç bir katliam yaptı.
Many atrocities were committed during the war.
 - Savaş boyunca birçok zulüm yapıldı.