Yavaşlamak isteyebilirsin.
- You may want to slow down.
Yavaşlamak zorundayız.
- We have to slow down.
Döner kavşağın amacı trafiği yavaşlatmaktır.
- The purpose of a roundabout is to slow down traffic.
Genişleyen kaldırımlar trafiğin akışını yavaşlatıyor.
- Curb extensions force traffic to slow down.
Ben Tom'u yavaşlatamam.
- I can't get Tom to slow down.
Yavaşlayın. Çok hızlı sürüyorsunuz.
- Slow down. You're driving too fast.
Kazaları önlemek için yavaşlayın.
- Slow down to avoid accidents.
Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
- Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
Tom'un yavaşlamak için hiçbir planı yok.
- Tom has no plans to slow down.
Yavaşlamak zorundayız.
- We have to slow down.
When approaching a bend in the road, slow down, and speed up after exiting it.
... down when you put them in motion? Objects in motion slow down because they get tired." ...
... And it's not a good idea to slow down South Korea. ...