I need to find a new hiding place.
- Yeni bir saklanma yeri bulmam gerekiyor.
Tom abandoned his family and went into hiding.
- Tom ailesini terk etti ve saklanmaya gitti.
We don't have to hide.
- Saklanmak zorunda değiliz.
Tom couldn't find a good place to hide.
- Tom saklanmak için iyi bir yer bulamadı.
The actor has a hideaway in Colorado.
- Aktör Colarado'da bir saklanma yerine sahip.
It took us a week to locate their hideaway.
- Onların saklanma yerini saptamak bir haftamızı aldı.
I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
He is capable of keeping a secret when he wants to.
- O, istediği zaman bir sırrı saklayabilir.
Please hide the blueberry jam where Takako can't see it.
- Lütfen yabanmersini kavanozunu Takako'nun göremeyeceği bir yere sakla.
Jack hid the dish he had broken, but his little sister told on him.
- Jack kırdığı tabağı sakladı fakat küçük kız kardeşi onu gammazladı.
Tom is hiding under the table.
- Tom masanın altında saklanıyor.
Tom was hiding behind the door.
- Tom kapının arkasında saklanıyordu.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Sami stashed the marijuana in a motel room.
- Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.
Tom ate all the food I had stashed.
- Tom sakladığım bütün yemeği yedi.
Tom needed somewhere safe to hide out.
- Tom'un saklanmak için güvenli bir yere ihtiyacı vardı.
Quick, turn off the lamp, I want to hide in the darkness.
- Çabuk, lambayı söndür, karanlıkta saklanmak istiyorum.