Tom had a share in the profits.
- Tom'un kar payı vardı.
He has done this for profit.
- O, kar etmek için bunu yaptı.
According to the weather forecast, it will snow tomorrow.
- Hava tahminlerine göre yarın kar yağacak.
Probably it will snow tomorrow.
- Yarın muhtemelen kar yağacak.
The bank has raised its dividend by 20%.
- Banka, kar payını % 20 oranında yükseltti.
It will be to our mutual benefit to carry out the plan.
- Bu planı gerçekleştirmek karşılıklı olarak yararımıza olacaktır.
Podgorica is the capital of Montenegro.
- Podgorica, Karadağ'ın başkentidir.
Most French people are against capital punishment.
- Çoğu Fransız, idam cezasına karşıdır.
They tried very hard to gain an advantage over one another.
- Onlar birbirlerine karşı üstünlük sağlamak için çok uğraştılar.
A small gain is better than a great loss.
- Zararın neresinden dönersek kârdır.
Tom's snowmobile is broken.
- Tom'un kar arabası kırık.
He bought himself a snowmobile.
- O kendine bir kar arabası satın aldı.
Every snowflake is unique.
- Her kar taneciği benzersizdir.
He ran to catch up to his brother.
- Erkek kardeşine yetişmek için koştu.
You're going to catch hell from your wife if she finds out.
- Karın öğrenirse ondan fırçayı yiyeceksin.
I'll bet Madonna doesn't return to her career for awhile.
- Madonna'nın kariyerine bir süre için geri dönmeyeceğine bahse girerim.
I bought him a drink in return for his help.
- Onun yardımı karşılığında ona bir içki ısmarladım.
This bacteria is resistant to every available antibiotic.
- Bu bakteri mevcut tüm antibiyotiklere karşı dirençli.
Tickets are available for $30 per couple or $20 per single reservation.
- Biletler çift başına 30 Dolar ya da tek bir rezervasyon için 20 Dolar karşılığı mevcuttur.