joking- teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- joke
- şaka
Şaka ile öyle söyledim.
- I said so by way of a joke.
Sadece bir şakaydı.Aydınlat!
- It was just a joke. Lighten up!
- joke
- {i} komiklik
- joke
- espri yapmak
- joke
- {f} fıkra anlatmak
Tom fıkra anlatmaktan hoşlanır.
- Tom enjoys telling jokes.
Tom fıkra anlatmakta çok iyi değildir.
- Tom isn't very good at telling jokes.
- <span class="word-self">jokingspan>
- {i} şaka yapma
Şaka yapma zamanı değil.
- This is no time for joking.
Canım şaka yapmak istemiyor.
- I don't feel like joking.
- <span class="word-self">jokingspan> aside
- şaka bir yana
- joke
- mizah
- joke
- eğlenmek
- joke
- şaka etmek
- joke
- nükte
- joke
- saka yapmak
- joke
- latife etmek
- joke
- fıkra
Fıkrayı duyduğunda, kahkahaya boğuldu.
- Hearing the joke, he burst into laughter.
Tom Mary'nin fıkrasını duyduğunda kıkır kıkır güldü.
- Tom chuckled when he heard Mary's joke.
- joke
- şaka söylemek
- <span class="word-self">jokingspan>
- şaka yaparak
- joke
- (with/about ile) şaka yapmak
- joke
- takılmak
- joke
- hezl
- joke
- {f} şaka yap
Siz benimle şaka yapmamalısınız.
- You should not play a joke on me.
Tom Mary'ye bir ırkçı şaka yaptı.
- Tom told Mary a racist joke.
- <span class="word-self">jokingspan>
- {i} şakacı
- <span class="word-self">jokingspan>
- {f} şaka yap
Beni ciddiye almayın. Ben sadece şaka yapıyorum.
- Don't take me seriously. I'm only joking.
Şaka yapıyor olmalısın.
- You've got to be joking.
- <span class="word-self">jokingspan> apart
- şaka bir yana
- No way! You're <span class="word-self">jokingspan>!
- Yok artık!
- cheerfulness, <span class="word-self">jokingspan>, fun
- neşe, şaka, eğlenceli
- joke
- şakaydı
- joke
- esprisi
- joke
- espriye
- <span class="word-self">jokingspan>
- Şaka
Şaka yapıyor olmalısın.
- You have to be joking.
Tom'un şaka yapıp yapmadığını söyleyemem.
- I can't tell if Tom is joking or not.
- <span class="word-self">jokingspan>, jesting, buffoonery
- şaka, komik, soytarılık
- <span class="word-self">jokingspan>..
- Şaka
- you're <span class="word-self">jokingspan>
- (deyim) Şaka yapıyosun! Hadi canım sende!
- you're <span class="word-self">jokingspan>
- şaka konum
- joke
- {f} şaka yapmak
Şaka yapmakta iyi değilim.
- I'm not good at making jokes.
- joke
- {i} muziplik
- joke
- {f} muziplik yapmak
- joke
- {i} şaka, latife, nükte
- joke
- {i} alay konusu
Biz tam bir alay konusuyuz.
- We're a complete joke.
Bu tam bir alay konusu.
- It's a complete joke.
- <span class="word-self">jokingspan>
- {i} şakacıktan söyleme
- <span class="word-self">jokingspan> apart
- sahiden
- <span class="word-self">jokingspan> apart
- şaka bir tarafa