Erkek arkadaşım akıllı, yakışıklı, ve cana yakındır.
 - My boyfriend is smart, handsome, and friendly too.
O sahiden akıllı, değil mi?
 - She's really smart, isn't she?
Tom'un yeni akıllı telefonu gerçekten büyük. Artık bir telefona bile benzemiyor.
 - Tom's new smartphone is really big. It doesn't even look like a phone anymore.
Ne kadar akıllı olduğun önemli değil.
 - It doesn't matter how smart you are.
Ne kadar akıllı olduğun önemli değil. Eğer çok çalışmazsan asla başarılı olmayacaksın.
 - It doesn't matter how smart you are. If you don't work hard, you'll never succeed.
O akıllı, yakışıklı ve kibardır.
 - He's smart, handsome and polite.
Erkek arkadaşım akıllı, yakışıklı, ve cana yakındır.
 - My boyfriend is smart, handsome, and friendly too.
Meryem makyajını yenilemek için akıllı telefonunu ayna olarak kullandı.
 - Mary used her smartphone as a mirror to touch-up her makeup.
Tom yeni bir akıllı telefon almak istiyor.
 - Tom wants to buy a new smartphone.
Mary'den daha akıllı ama Mary kadar hoş değil.
 - She's smarter than Mary, but she's not as pretty as Mary.
Tom gösterişli ve güzel bir ev yapmak istiyor.
 - Tom wants to build an ostentatious and smart house.