Böyle uluslararası birleşme harika sonuçlar doğurdu.
 - Such international cooperation produced great results.
Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
 - Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.
Tom gerçekten muhteşem zaman geçirdi.
 - Tom had a really great time.
Bu kravatın o gömlekle muhteşem uyacağını düşünüyorum.
 - I think this tie will go great with that shirt.
Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.
 - You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.
İtalya'da yemekler harikaydı.
 - The food was great in Italy.
Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.
 - A tiny spark may become a great flame.
Kocasının bir kazada hayatını kaybettiği haberi ona büyük bir şok oldu.
 - The news that her husband had been killed in an accident was a great shock to her.
O, onların torun oğlu doğmadan önce kanserin kocasını öldüreceğinden korkuyordu.
 - She feared cancer would kill her husband before their great-grandson was born.
Bu, çok önemli bir konu.
 - This is a matter of great importance.
Vergi artışları hayatlarımızı önemli ölçüde etkiledi.
 - The tax increases affected our lives greatly.
Aşağıdaki talimatlarda çok iyi değilim.
 - I'm not so great at following directions.
Çok iyi hissetmiyorum.
 - I haven't been feeling so great.
Bu müthiş bir fırsat.
 - It's a great opportunity.
Herkes Nomo'un müthiş bir atıcı olduğunu düşünüyor.
 - Everyone considers Nomo a great pitcher.
Senin harika yeteneğin var. Sen gerçekten yeteneklisin.
 - You have great talent. You are truly gifted.
Eğer tamsayı sadece sıfırdan büyük veya eşit ise tamsayı doğaldır.
 - An integer is natural if and only if it is greater or equal to 0.
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
 - To our great surprise, he suddenly resigned.
Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
 - Bob and I are great friends.
Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.
 - You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.