My sweet darling, I miss you so much.
- Benim tatlı sevgilim, seni o kadar çok özledim ki.
I call my sweetheart darling.
- Ben canım sevgilimi ararım.
Every beloved object is the center point of a paradise.
- Her sevgili nesne, bir cennetin merkez noktasıdır.
Happy birthday, my beloved friend.
- Doğum günün kutlu olsun, sevgili arkadaşım.
My dear little cat disappeared a week ago.
- Sevgili küçük kedim bir hafta önce kayboldu.
I love you, dear sister.
- Sevgili kız kardeşim, seni seviyorum.
We were high school sweethearts.
- Biz lise sevgilileriydik.
I married my high school sweetheart.
- Lise sevgilimle evlendim.
I can think of him as a very good friend, but I can't think of him as a lover.
- Onu çok iyi bir arkadaş olarak düşünebilirim fakat onu bir sevgili olarak düşünemem.
Tom is not a very good lover.
- Tom çok iyi bir sevgili değil.
His girlfriend was there, too.
- Sevgilisi de oradaydı.
I'm going to meet my brother's girlfriend tonight.
- Bu gece kardeşimin sevgilisiyle buluşacağım.
You're the teacher's pet.
- Sen öğretmenin sevgilisisin.
She's got a Turkish boyfriend.
- Onun Türk bir sevgilisi var.
Maybe your boyfriend will surprise you for Valentine's Day.
- Belki erkek arkadaşın Sevgililer Günü için sana sürpriz yapacak.
My significant other works at a language school and loves it very much.
- Benim sevgilim bir dil okulunda çalışıyor ve onu çok seviyor.
I married my high school sweetheart.
- Lise sevgilimle evlendim.
Tom's suffering from the absence of his sweetheart Mary.
- Tom sevgilisi Mary'in yokluğundan dolayı acı çekiyor.
I am not a Polish detective, dear lady. I am an international detective.
- Sevgili bayan, ben Polonyalı bir dedektif değilim. Ben uluslararası bir dedektifim.
Her lover is a spy working for the British government.
- Onun sevgilisi İngiliz hükümeti için çalışan bir casus.
Mary didn't have the money to buy Tom anything for Valentine's Day, so she just told him I love you!
- Mary'nin sevgililer günü için Tom'a bir şey almaya parası yoktu bu yüzden ona sadece seni seviyorum! dedi.
Mary's not happy that her boyfriend has to kiss another girl for the school play.
- Sevgilisi okul oyunu için başka bir kızı öpmek zorunda olduğu için Mary mutsuz.
Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.
- Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir.
Translations are like lovers- the beautiful ones are never faithful, and the faithful ones are never beautiful.
- Çeviriler sevgililer gibidir.Güzel olanlar sadık değildir ve sadık olanlar güzel değildir.
Wish all my friends and loved one Happy New Year.
- Bütün arkadaşlarıma ve sevgilime Mutlu Yıllar diliyorum.
And I must thank my lovely wife, Kate, who was behind me every step of the way.
- Ve yolun her adımında benim arkamda olan sevgili karım Kate'e teşekkür etmeliyim.
I can't wait for Valentine's Day!
- Sevgililer günü için sabırsızlanıyorum!
Tom and Mary are talking about what they'll do on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde ne yapacakları hakkında konuşuyor.
They are our dearest friends.
- Onlar bizim en sevgili arkadaşlarımız.