furchtbar

listen to the pronunciation of furchtbar
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von furchtbar im Englisch Türkisch wörterbuch

cruel
{s} zalim

O, zalim bir kişidir. - He is a cruel person.

O, bana zalim gibi görünüyor. - She appears to me to be cruel.

cruel
{s} acımasız

Onun o kadar acımasız bir şey yapma yeteneğine sahip olduğunu hiç düşünmemiştim. - I never thought he was capable of doing something so cruel.

Onun acımasız sözleriyle çok yaralandı. - He was very hurt by her cruel words.

cruel
imansız
cruel
kansız
awfully
çok

Tom çok yorgun görünüyor. - Tom seems awfully tired.

Tom çok yorgun görünüyordu. - Tom seemed awfully tired.

awfully
o biçim
awfully
acayip
awfully
müthiş

Onun konuşması müthiş sıkıcıydı. - His speech got awfully boring.

Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor. - A certain someone is being awfully fragile today.

awfully
aşırı

Aşırı derecede pahalı. - It's awfully expensive.

awfully
çok kötü
cruel
dayanılmaz
awfully
son derece

Yeni araban bana gerçekten son derece pahalı görünüyor. - Your new car looks awfully expensive to me.

O son derece sıska idi. - He was awfully skinny.

awfully
z. çok
awfully
müthiş bir şekilde
cruel
insafsızca
cruel
cruelty zulüm