Tom Mary'nin neden çok morali bozuk göründüğünü merak ediyordu.
- Tom wondered why Mary seemed so depressed.
Bugün biraz morali bozuk görünüyorsun.
- You seem a little depressed today.
Tom bunalımlı görünüyordu.
- Tom seemed depressed.
Tom bunalımlı görünüyordu.
- Tom seemed to be depressed.
Onun karamsarlığı etrafındakilerin moralini bozdu.
- His pessimism depressed those around him.
O sonuç hakkında karamsar.
- He's depressed about the result.
Tom depresif ve üzgün.
- Tom is depressed and upset.
Canın sıkkın görünüyorsun. Bir şey mi oldu.
- You look depressed. Did something happen?
Kendimi biraz keyifsiz hissediyorum.
- I feel a bit depressed.
Hatırlamak beni üzdü.
- Remembering it depressed me.
Tom depresif ve üzgün.
- Tom is depressed and upset.
I feel depressed.
Çökmüş ekonomi iyileşme belirtileri gösterdi.
- The depressed economy showed signs of improving.
Borsa ciddi biçimde durgun.
- The stock market is severely depressed.
... The South Koreans, just like the Indians, are all depressed ...
... depressed? The negotiating leverage that accrues to owners over users in this scenario is total ...