O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
- Many nights did he spend, looking up at the stars.
En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
- That small star is the brightest.
Çocuklar kanapenin üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- The children started bouncing up and down on the couch.
ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır.
- ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.
Bir takımın en iyi oyuncusu olmam zordu.
- It was difficult for me to become a starting player.
2009'da işe başladığımızda, mağazanın şehirdeki en iyilerden biri olacağına ikna edildim.
- When we started out in 2009, I was convinced that our store would become one of the best in the city.
Tom ünlü bir film yıldızıdır.
- Tom is a famous movie star.
Biz çıkmaya başladığımızda Tom'un ünlü olduğunu bilmiyordum.
- I didn't know Tom was famous when we started dating.
Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu.
- Tom put a star on top of the Christmas tree.
Astreoidler ve kuyruklu yıldızlar arasındaki fark nedir?
- What's the difference between asteroids and comets?
Clyde Tombaugh ayrıca farklı yıldız kümeleri, bir kuyruklu yıldız ve yüzden fazla asteroid keşfetti.
- Clyde Tombaugh also discovered several star clusters, a comet and more than a hundred asteroids.
Bir asteroid, Rusya'daki Çelyabinsk üzerinde patladı.
- An asteroid exploded over Chelyabinsk in Russia.
Daha önemli konular üzerinde odaklanmaya başlayalım.
- Let's start focusing on more important matters.
Biz başlamadan önce bu işin ne kadar önemli olduğu hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
- Before we get started, I'd just like to say a few words about how important this job is.
O küçük yıldız en parlaktır.
- That small star is brightest.
Güneş en parlak yıldızdır.
- The sun is the brightest star.
Yıldızlar büyüktür, çünkü onlar sıcaktır; onların yakıtı bittiğinde, onlar çökerler.
- Stars are big, because they're hot; when their fuel is exhausted, they collapse.
Güneşimizden daha büyük bir sürü yıldız var.
- There exist several stars which are larger than our Sun.
Tom'un başlamak için bir şansı var.
- Tom got a chance to start over.
Şanssız bir yıldızın altında doğmuş olan kimse yoktur, sadece gökyüzünü okuyamayan insanlar vardır.
- There is no one who is born under an unlucky star, there are only people who cannot read the sky.
by the changes and enter-caprings of which, the revolutions, motions, cadences, and carrols of the asters and planets are caused and transported.
His teacher tells us he is a star pupil.
The coat is lined with fur.
- Bu ceket kürkle astarlanmıştır.
... The third one out from this star will be our home. ...
... Perfect search engine, as Amit mentioned, is the Star Trek ...