being in the state of neutral equilibrium

listen to the pronunciation of being in the state of neutral equilibrium
İngilizce - Türkçe

being in the state of neutral equilibrium teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

indifferent
kayıtsız

Politikaya kayıtsız görünüyor. - He seems to be indifferent to politics.

Ben ona tamamen kayıtsız değilim. - I'm totally indifferent to it.

indifferent
ilgisiz

Jiro giyim hakkında ilgisiz. - Jiro is indifferent about clothing.

O, para için oldukça ilgisiz. - He is quite indifferent to money.

indifferent
{s} aldırışsız
indifferent
{s} ilgisiz; aldırmaz, umursamayan
indifferent
meraksız
indifferent
sıradan
indifferent
nemelazımcı
indifferent
(Tıp) indiferant
indifferent
adamsendeci
indifferent
nötr
indifferent
vasat
indifferent
şöyle böyle
indifferent
orta
indifferent
(Tıp) 1.Belli bir yöne eğilim göstermeyen, yansız, tarafsız
indifferent
(sıfat) kayıtsız, ilgisiz, aldırışsız, şöyle böyle, vasat, berbat, kötü, farksız, lakayt, önemsiz, hissiz
indifferent
(Tekstil) atıl ( hareketsiz, işlemiyen, eylemsiz )
indifferent
(Tıp) Hissiz, duygusuz, kayıtsız
indifferent
Iâkayt
İngilizce - İngilizce
indifferent
being in the state of neutral equilibrium

    Heceleme

    be·ing in the state of neu·tral e·qui·lib·ri·um

    Türkçe nasıl söylenir

    biîng în dhi steyt ıv nutrıl ikwılîbriım

    Telaffuz

    /ˈbēəɴɢ ən ᴛʜē ˈstāt əv ˈno͞otrəl ˌēkwəˈləbrēəm/ /ˈbiːɪŋ ɪn ðiː ˈsteɪt əv ˈnuːtrəl ˌiːkwəˈlɪbriːəm/