becerikli

listen to the pronunciation of becerikli
Türkçe - İngilizce
skilful
skillful

Either skillful or lazy. But not both. - Ya becerikli ya da tembel ama her ikisi değil.

Tom is skillful at doing that. - Tom bunu yapmada becerikli.

capable

Tom and Mary are so delighted that they found an honest and capable painter. - Tom ve Meryem dürüst ve becerikli bir boyacı buldukları için çok memnun.

resourceful

Tom isn't very resourceful, is he? - Tom çok becerikli değil, değil mi?

Tom is very resourceful, isn't he? - Tom çok becerikli, değil mi?

dexterous
efficient
designing
adept
virtuoso
nimble-fingered
shrewd
mavin
ace
habile
competent
proficient

Tom is quite proficient, isn't he? - Tom oldukça becerikli, değil mi?

whizz
daedalian
wizard
sensation
accomplished
adept in
maven
champion
hotshot

She married a hotshot lawyer from New York. - O, New Yorklu becerikli bir avukatla evlendi.

canny
habile (fr)
well-versed
politic
proficient in
adept at
proficient at
nimble fingered
handsome
skilful, efficient, capable, proficient, adroit, resourceful, clever, dexterous, deft, practised, accomplished (in sth)
pushful
light-handed
dextrous
agile
practical

The English are a practical people. - İngilizler becerikli bir millettirler.

performing
adroit
deft
neat
clever

He's clever and resourceful. - O, zeki ve becerikli.

Tom is clever and resourceful. - Tom akıllı ve beceriklidir.

gifted
knowing
skilly
facile
skillful, capable, resourceful, clever
ingenious

The ingenious boy won a prize for his invention. - Becerikli genç buluşu için bir ödül kazandı.

You're extremely ingenious. - Sen son derece beceriklisin.

{s} versatile
{s} skilled
{s} ready
whiz
good
gumptious
practised
able
doughty
{s} smart
{s} wise
expert
light handed
hardheaded
{s} shifty
{s} pushing
{s} slick
parlous
lighthanded
becerikli, açık göz (kadın)
Gadgets, open your eyes (women)
becerikli adam
ball of fire
becerikli bellek teorisi
(Pisikoloji, Ruhbilim) skilled memory theory
becerikli bir halde
adeptly
becerikli bir şekilde
proficiently
becerikli bir şekilde
giftedly
becerikli bir şekilde
slickly
becerikli bir şekilde
shiftily
becerikli bir şekilde
dexterously
becerikli işçi
skilled worker
becerikli kimse
Jack-of-all-trades
becerikli kişi
go getter
becerikli olmak
be full of resource
becerikli olmak
(deyim) have a head on one's shoulders
eli işe yatkın, becerikli, usta
hand, tend to work, skilled craftsmen
girişken, becerikli
enterprising, resourceful
Türkçe - Türkçe
Becerisi olan, elinden iş gelen, usta, maharetli, mahir
Becerisi olan, elinden iş gelen, usta, maharetli, mahir: "Halk, onun çok becerikli bir müdür olduğuna inanır."- S. Birsel
mahir
becerikli