She is incapable of doing anything alone.
- O, yalnız başına bir şey yapamaz.
Without your help, I would have been unable to do it.
- Yardımın olmasaydı onu yapamazdım.
Tom would've been unable to do that without Mary's help.
- Tom Mary'nin yardımı olmadan onu yapamazdı.
She is incapable of doing anything alone.
- O, yalnız başına bir şey yapamaz.
The girl did nothing but cry.
- Kız ağlamaktan başka bir şey yapmıyor.
The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
- Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
Why doesn't anybody translate my sentences?
- Neden kimse cümlelerimin çevirisini yapmıyor?
He doesn't know who built those houses.
- O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.
Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
- Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
I'm doing it for you.
- Bunu senin için yapıyorum.
You must do it yourself.
- Onu kendin yapmalısın.
Can you do it in one day?
- Onu bir günde yapabilir misin?
In ethnic Iranian foods, you can see many products which are made of milk.
- Etnik İran gıdalarında, sütten yapılan birçok ürün görebilirsiniz.
This table is made of wood.
- Bu masa tahtadan yapılmıştır.
Don't be afraid of making mistakes.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
He is afraid of making mistakes.
- Hata yapmaktan korkuyor.
Dr. Jackson is performing an autopsy.
- Dr. Jackson otopsi yapıyor.
They assisted him in performing the operation.
- Onlar onun operasyonu yapmasında yardım etti.
He cannot have done such a thing.
- Öyle bir şey yapmış olamaz.
She can't have done such a thing.
- O öyle bir şey yapmış olamaz.
This stool is made up of leather and wood.
- Bu tabure, deri ve tahtadan yapılmıştır.
She has made up her mind to go to America to study.
- O, eğitim yapmak için Amerika'ya gitmeye karar verdi.
I'm not quite sure what to make of this.
- Bununla ilgili ne yapacağımdan pek emin değilim.
Tom and Mary aren't quite sure what to make of this.
- Tom ve Mary, bununla ilgili ne yapacaklarından pek emin değildir.
Parliamentary elections will be held in Germany in 2017.
- Parlamento seçimleri 2017'de Almanya'da yapılacak.
Before the match, an opening ceremony was held in the Yoyogi stadium.
- Maçtan önce Yoyogi stadyumunda bir açılış töreni yapıldı.
Many atrocities were committed during the war.
- Savaş boyunca birçok zulüm yapıldı.
They made John chairman of the committee.
- Onlar John'ı komite başkanı yaptı.
Butter is made from cream.
- Tereyağı kaymaktan yapılır.
Beer bottles are made of glass.
- Bira şişeleri camdan yapılır.
The teacher is angry, so please do not make noise in the classroom!
- Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
Don't be afraid to make mistakes when speaking English.
- İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.
Tom committed a bank robbery.
- Tom bir banka soygunu yaptı.
He committed an illegal act.
- O, yasa dışı bir eylem yaptı.