usak

listen to the pronunciation of usak
Türkçe - İngilizce

usak teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

uşak
butler

Tom has a butler and a cook. - Tom'un uşak ve aşçısı var.

The butler announced Mr. and Mrs. Smith. - Uşak Bay va Bayan Smith'i haber verdi.

uşak
waiter
uşak
servant

The servants tried to carry out their master's order. - Uşaklar efendilerinin siparişini gerçekleştirmeye çalıştı.

A manservant is a man who works as a servant in a private house. - Bir uşak özel bir evde bir hizmetçi olarak çalışan adamdır.

uşak
Myrmidon
uşak
footman
uşak
pursuivant
uşak
lackey

If you behave like a lackey, you'll be treated like a lackey. - Bir uşak gibi davranırsan bir uşak gibi davranılırsın.

uşak
do-all
uşak
boy; youth
uşak
body servant
uşak
servitor
uşak
retainer
uşak
flunkey
uşak
man (from a stated region): Karadeniz uşağı a man from the Black Sea region
uşak
factotum
uşak
varlet
uşak
man

A manservant is a man who works as a servant in a private house. - Bir uşak özel bir evde bir hizmetçi olarak çalışan adamdır.

uşak
valet
uşak
helper
uşak
henchman
uşak
domestic help
uşak
male servant; boy, youth; lackey
uşak
flunky
uşak
{i} page

Every marquis wants to have pageboys. - Her markiz uşak sahibi olmak ister.

uşak
youth
uşak
help
uşak
boy
uşak
pageboy
uşak
male servant
uşak
manservant

A manservant is a man who works as a servant in a private house. - Bir uşak özel bir evde bir hizmetçi olarak çalışan adamdır.

uşak
garcon
uşak
servant boy
uşak
houseboy
uşak
do all
uşak elbisesi
livery
uşak ruhlu
subservient
uşak takımı
flunkeydom
uşak takımı
flunkydom
uşaklar
butlers
alt sınıf öğrencilerini uşak gibi kullanma
fagging
arabanın yanında giden atlı uşak
outrider
az ye de bir uşak tut
(Konuşma Dili) Don't order me around!
baş uşak
butler
peluş uşak pantolonu
plushes
sadık uşak
man Friday
Türkçe - Türkçe

usak teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

uşak
Tayfa: "Bir haykırma duyuldu. Uşakları koşturdum. Simit attırdım denize, ama deniz geri vermedi."- Z. Selimoğlu
uşak
Erkek hizmetçi: "...kapının eşiğinde fraklı, beyaz eldivenli bir uşak duruyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu
uşak
Çocuk: "Doksan yaşına kadar yaşamış, yokluk yüzü görmemiş, oğul uşak toplansa koca bir mahalle olacak kadar bereketlenmiş."- M. Ş. Esendal
uşak
İsim tamlamalarında belirtilen durumunda, herhangi bir bölgenin halkından olan erkek: "Kim bilir, bu Anadolu uşaklarının her birinde ne cevherler vardır."- C. S. Tarancı
uşak
Erkek hizmetçi
uşak
Çocuk
uşak
İsim tamlamalarında belirtilen durumunda, herhangi bir bölgenin halkından olan erkek
uşak
Tayfa
uşak
Erkek çocuk, delikanlı
uşak olmak
Birinin hizmetini yapma görevini üzerine almak
Uşaklar
(Osmanlı Dönemi) TEVABİ'
oğul uşak
Çocuklar ve torunlar
usak