O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir.
- She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.
O, kardan dolayı geç kaldı.
- He was late because of the snow.
Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.
- I called a cab, because it was raining.
Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız.
- I dislike Chris because he is very rude and insensitive.
Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır.
- The more countries a language is spoken in, the less important it is to sound like a native speaker, since speakers of that language are accustomed to hearing various dialects.
O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.
- It exists, but since it's taboo and nobody talks about it, there's no need to give it a name.
O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.
- Since then, a great deal of change has occurred in Japan.
Tom üç yıl önce Japonya'ya geldi ve o zamandan beri burada yaşamaktadır..
- Tom came to Japan three years ago and has been living here ever since then.
Yağmur yüzünden gelemedim.
- I couldn't come because of the rain.
Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti.
- The coach called off the game because many of the players were down with the flu.
Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
- I hear he has been ill since last month.
İspanya'nın 1975'ten beri bir demokrasisi var.
- Spain has been a democracy since 1975.
Madem yolu biliyorsun, bize yol göster.
- Lead us, since you know the road.
Mademki buradasın, akşam yemeği yesen iyi olur.
- Since you're here, you had better eat dinner.
Buraya taşındığımdan bu yana üç yıldan fazla oldu.
- It has been over three years since I moved here.
Son kezden bu yana o çok değişti.
- He changed a lot since the last time.
O kitap bir film olalı beş yıl geçti.
- It's been five years since that book was made into a movie.
Kaza olalı bir yılı geçti.
- It's been over a year since the accident.
Hazır olmadığı için onsuz gittik.
- We went without him since he wasn't ready.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Babam vefat edeli on yıl oldu.
- It has been ten years since my father passed away.
Tom üniversiteden mezun olduğundan beri bir çevirmen olarak çalışmaktadır.
- Tom has been working as a translator ever since he graduated from college.
Onun emelleri olduğundan, o çok çalışıyor.
- Since he has ambitions, he works hard.
Mademki buradayım, sana yardım edeyim.
- Since I'm here, let me help you.
Mademki buradasın, akşam yemeği yesen iyi olur.
- Since you're here, you had better eat dinner.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Yağmur yağdığı için evde kaldık.
- Since it was raining, we stayed at home.
Ben o talihsiz olaydan sonra burada tekrar bulunmadım.
- I haven't been back here since that unfortunate incident.
Tom gittikten sonra buralarda her şey aynı olmadı.
- Things haven't been the same around here since Tom left.
Mac bir yabani at almak istediğinden dolayı para biriktiriyor.
- Since Mac wants to buy a new Mustang, he is saving money.
Tom içtiğinden dolayı Mary'nin eve götürmesi gerektiğini düşünmüyor.
- Tom doesn't think Mary should drive home since she's been drinking.
Tom ondan sonra özür diledi.
- Tom has since apologized.
Madem ki paran var, neden Kia'nın yerine BMW almıyorsun?
- Since you have money, why not get the BMW instead of the Kia?
Madem ki projende bir hata yaptın, sıfırdan başlamak zorundasın.
- Since you made a mistake in your project, you have to start over from scratch.
Ben altı aylıkken den beri biz arkadaşız.
- We've been friends since I was 6 months old.
1988' den beri Tom'u görmedim.
- I haven't seen Tom since 1988.
Since you didn't call, we left without you.
Because the personal computer here cannot change the system, nothing can be done.
- Since the computer here can't change the system, I can't do anything.
I have loved you since I first met you.
I had seen him previously, but hadn't seen him since.
... And since I've been here, I've had ...
... with brief interruptions since the Soviet invasion. Um, so this is a very war-torn society ...