joining, linking, associating

listen to the pronunciation of joining, linking, associating
İngilizce - Türkçe

joining, linking, associating teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

connecting
(Bilgisayar) bağlanılıyor
connecting
(Bilgisayar) bağlanıyor

Tom internete telefonuyla bağlanıyor. - Tom is connecting his phone to the Internet.

İnternet'e bu bilgisayarla bağlanıyorum. - I am connecting this computer to the Internet.

connecting
(Bilgisayar) bağlantı kuruluyor
connecting
çalıştırma
connecting
birleştirici
connecting
bağlanarak
connecting
bağlayan

Fadıl'ı suça bağlayan hiçbir kanıt yoktu. - There was no evidence connecting Fadil to the crime.

connecting
{f} bağla

İnternete bir PC bağlamak roket bilimi değildir. - Connecting a PC to the internet is not rocket science.

İnternet'e bu bilgisayarla bağlanıyorum. - I am connecting this computer to the Internet.

connecting
birleştiren
connecting
{s} bağlama

Bir bilgisayarı internete bağlamak roket bilimi değildir. - Connecting a PC to the internet isn't rocket science.

İnternete bir PC bağlamak roket bilimi değildir. - Connecting a PC to the internet is not rocket science.

connecting
{s} bağlantı

Bilgisayarım yazıcıya bağlantılı gibi görünmüyor. - My computer doesn't seem to be connecting to the printer.

Bağlantılı bir uçuşum var. - I've got a connecting flight.

connecting
{s} bağlayıcı
connecting
{s} başlama
İngilizce - İngilizce
{s} connecting
joining, linking, associating