Saldırıların ardındaki kimdi?
 - Who was behind the attacks?
Tom'un parmaklılar ardındaki zamanı bitti.
 - Tom's time behind bars is over.
Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.
 - Chris risks falling behind in the science class.
Tom arkasında bir ses duydu ve geriye döndü.
 - Tom heard a noise behind him and turned around.
Biri onun şemsiyesini geride bıraktı.
 - Somebody left his umbrella behind.
Ekstra yiyeceği geride bırakmaya karar verdiler.
 - They decided to leave extra food behind.
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
 - A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
Önce Mary yürüdü, ve Tom arkada geldi.
 - Mary walked first, and Tom came behind.
Tom Mary'ye arkadan sarıldı.
 - Tom hugged Mary from behind.
Arabama arkadan çarpıldığı zaman boynum kırıldı.
 - My neck snapped when my car was hit from behind.
Bu, programın gerisinde.
 - It's behind schedule.
Belirlenmiş sürenin on dakika gerisindesin.
 - You are ten minutes behind the appointed time.
Görevli memur arkasından yaşlı bir adamın geldiğini hissetti.
 - The police officer on duty sensed an elderly man coming up behind him.
Arkasında zengin bir destekleyicisi var.
 - He has a wealthy supporter behind him.
Tren bugün on dakika geç kaldı.
 - The train is ten minutes behind today.
Biz arabanın arkasına geçtik ve ittik.
 - We got behind the car and pushed.
Saat on dakika geri kalmış.
 - The clock is ten minutes behind.
Güneş bulutların ardından çıktı bile.
 - Even the sun popped out from behind the clouds.
Diğerlerinin ardından kötü konuşmamalısın.
 - You must not speak ill of others behind their backs.
... on the back of a creature ...
... index at the back of the book at this stage. ...