The towel was quite useless.
- Havlu oldukça işe yaramazdı.
Leave out anything that is useless.
- İşe yaramaz şeyi atın.
It's of no use to me.
- Bu benim için bir işe yaramaz.
This is totally worthless.
- Bu bütünüyle işe yaramaz.
His opinion is worthless.
- Onun görüşü işe yaramaz.
I knew Tom was no good.
- Tom'un işe yaramaz olduğunu biliyordum.
What if the scheme doesn't work out?
- Plan işe yaramazsa ne olacak?
Leave out anything that is useless.
- İşe yaramaz şeyi atın.