He was surprised to hear a cry from within.
- İçeriden bir çığlık duyduğuna şaşırmıştı.
Keep the kids inside.
- Çocukları içeride tut.
It was an inside job.
- İçeriden birinin yardımıyla işlenmiş bir suçtu.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
We spent all day indoors.
- Biz bütün günü içeride geçirdik.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
The police were at Tom's door within three minutes after the phone call.
- Telefon aramasından sonra üç dakika içerisinde polisler Tom'un kapısındaydılar.
The school is within walking distance of my house.
- Okul evimin yürüme mesafesi içerisindedir.