gövdem

listen to the pronunciation of gövdem
Türkçe - İngilizce

gövdem teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

gövde
trunk

I'm going to lay you down in the green grass underneath that big old oak tree and then carve our initials into its trunk. - O büyük, ihtiyar meşe ağacının dibinde çimlere uzanıp, gövdesine adlarımızın baş harflerini kazıyacağım.

The trunk is the main part of a tree. - Gövde bir ağacın ana parçasıdır.

gövde
body

He has a strong body. - O güçlü bir gövdeye sahip.

His impressive body of work made him a leader in scientific research. - Onun etkileyici iş gövdesi onu bilimsel araştırmada bir lider yaptı.

gövde
carcass
gövde
shaft
gövde
(İnşaat) bisque
gövde
drum
gövde
frustum
gövde
(Avcılık) flat
gövde
(Tarım) stock
gövde
cover
gövde
bulk
gövde
frame
gövde
{i} stalk
gövde
stem
gövde
casing
Gövde
(Tıp) torso

Sami sent Layla photos of his torso. - Sami gövdesinin fotoğraflarını Leyla'ya gönderdi.

gövde
carcase
gövde
(ağaç vb.) stock
gövde
dressed carcass (of an animal)
gövde
body, trunk (of animals, trees)
gövde
hull

They scraped barnacles off the hull of the ship. - Geminin gövdesinden kaya midyelerini sıyırdılar.

gövde
housing
gövde
ground form
gövde
gram. theme, stem
gövde
(uçak) former
gövde
body; (ağaç) trunk, stem; fuselage; hull
gövde
(direk vb.) shank
gövde
body, trunk, torso, bulk (of a person)
gövde
fuselage (of an airplane)
gövde
body, the main part of anything
gövde
somato
gövde
soma
gövde
shank