Tom son dönemlerde şişmanladı.
- Tom has put on weight recently.
Son zamanlarda tembelleştim.
- I've been sluggish recently.
Son zamanlarda, o çok fazla içki içiyor.
- Recently, he's been drinking too much.
Geçenlerde yeni bir daireye taşındım.
- Recently I moved to another apartment.
Tom son zamanlarda çok sayıda yeni şarkıları nasıl söyleyeceğini öğreniyor.
- Tom has recently been learning how to sing a lot of new songs.
Geçenlerde diş macunumun markasını değiştirdim.
- I've recently changed brands of toothpaste.
Geçenlerde yeni bir daireye taşındım.
- Recently I moved to another apartment.
Tom son günlerde benim için biraz iş yaptı.
- Tom did some work for me recently.
Son günlerde Tom'un sağlığı çok bozuldu.
- Tom's health has declined a lot recently.
Yakınlarda aynaya baktınız mı?
- Have you looked in a mirror recently?
Yakınlarda Tom'la konuştun mu?
- Have you talked to Tom recently?
O, oldukça yakın zamanda oldu.
- It happened quite recently.
Onun yakın zamanda yayımlanan öykü koleksiyonu Esperanto'da post modern eserlerin meraklılarını heyecanlandırıyor.
- Her recently-released short story collection thrills enthusiasts of postmodern works in Esperanto.
Bu aralar IT sertifikasyonlarına çalışmak için epey zaman harcıyorum.
- I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum.
- I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
Şu sıralar bu problemi tartıştık.
- We have recently discussed this problem.
Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
- Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor.
- Recent advances in medicine are remarkable.
Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim.
- I was recently in an automobile accident.
Yakın zamana kadar o odada ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu.
- I had no idea what was in that room until recently.
Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
- Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır.
- Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.
O, yeni bir resim mi?
- Is it a recent picture?
Tom son zamanlarda çok sayıda yeni şarkıları nasıl söyleyeceğini öğreniyor.
- Tom has recently been learning how to sing a lot of new songs.
Onun en son romanı nedir?
- What's his most recent novel?
En son diş randevun ne zamandı?
- When was your most recent dental appointment?
Yakın zamana kadar o odada ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu.
- I had no idea what was in that room until recently.
Sadece az önce geldim.
- I've only just arrived.
Az önce Tom'u terk ettim.
- I only just left Tom.
Onlarla daha yeni tanıştım.
- I only just met them.
Sadece yeni başladım.
- I've only just begun.
advices recently received.
I've only just cleaned the floor, and you've made muddy tracks!.
... that you recently released, which is awesome, you have the ...
... Let's go to the home view. It displays recently played and recently added music. ...