Öyle çocuksu olmayın.
- Don't be so childish.
Peter çocuksu kızlardan bıkmıştı.
- Peter was fed up with childish girls.
Hiç çocukların var mı?
- Do you have any kids?
Annem ben çocukken öldü.
- My mother died when I was a kid.
Üç küçük çocuğum var.
- I have three young kids.
Küçükken, bulutları pamuk şekere benzetirdim.
- When I was a kid, I used to think that fairy floss and clouds were alike.
Tom ve Mary çocukluklarından beri arkadaşlar.
- Tom and Mary have been friends since they were kids.
Her zaman sınıf arkadaşlarına gösteriş yapan türde bir çocuktu.
- He was the kind of kid who was always showing off to his classmates.
Ben genç bir çocukken annem bana hikayeler okurdu.
- My mother used to read me stories when I was a young kid.
Daha genç çocuklarla uğraşmayın.
- Don't pick on younger kids.
Böyle çocukça bir soru asla sormazdım.
- I'd never ask such a childish question.
Onun düşünme tarzı çok çocukça.
- His way of thinking is very childish.
O, caddede çocuklarla çok takılıyor.
- He hangs out a lot with the kids down the street.
Eğer çocuklara göz kulak olursan, temizlenecek takım elbiseni alacağım.
- If you'll keep an eye on the kids, I'll take your suit to be cleaned.