English - Turkish
Definition of completely, fully, truly in English Turkish dictionary
- thoroughly
- adamakıllı
Tom'u adamakıllı sorumlu bir birey olarak düşünüyorum.
-I consider Tom a thoroughly responsible individual.
Polis binaları adamakıllı araştırdı.
-The police searched the premises thoroughly.
- thoroughly
- en ince ayrıntısına kadar
- thoroughly
- iyice
Bu bodrum iyice araştırıldı mı?
-Was this basement thoroughly searched?
İyice İngilizce çalışsan iyi olur.
-You had better study English thoroughly.
- thoroughly
- mufassalan
- thoroughly
- layıkıyla
- thoroughly
- baştan aşağı
- thoroughly
- tamemen
- thoroughly
- iyiden iyiye
- thoroughly
- enikonu
- thoroughly
- boydan boya
- thoroughly
- tamamen
Onlar yağmurda tamamen ıslandılar.
-They got thoroughly wet in the rain.
Onun işinden tamamen tatmin olduk.
-We were thoroughly satisfied with his work.
- thoroughly
- tamamiyle
- thoroughly
- Hakkını vererek, adamakıllı
- thoroughly
- titiz/eksiksiz/tam olarak
- thoroughly
- ayrıntılarıyla
Related Terms
English - English
Definition of completely, fully, truly in English English dictionary
- {a} thoroughly
completely, fully, truly
Hyphenation
completely, fully, tru·lyPronunciation
Resimler
History
Favorites