Evimin dışarıda gizli bir yedek anahtarı var.
- I have a spare key to my house hidden outside.
Her yerde gizli kameralar vardı.
- There were hidden cameras everywhere.
Güneş ayın gölgesine gizlenmişti.
- The sun was hidden in the moon's shadow.
Duvarlar sarmaşık tarafından gizlenmiştir.
- The walls are hidden by ivy.
O, bir tezgahtar olduğu gerçeğini gizlemişti.
- She concealed the fact that she used to be a salesgirl.
Tom silahını paltosunun altında gizledi.
- Tom concealed his pistol under his coat.
Tom gizlenmiş bir silah taşıyordu.
- Tom was carrying a concealed weapon.