Neden Japonya'ya gideceksin? Tokyo'da bir konferansa katılmak için.
- Why are you going to Japan? To attend a conference in Tokyo.
Toplantıya ya sen ya da ben katılmak zorundayım.
- Either you or I must attend the meeting.
Biz diğerlerinin gelmesini beklerken bir içki ister misin?
- Would you like a drink while we wait for the others to arrive?
Tom Mary için ne kadar beklemek zorunda olduğunu bilmiyor.
- Tom doesn't know how long he'll have to wait for Mary.
Tom Mary'yi ne kadar beklemek zorunda kalacağını merak etti.
- Tom wondered how long he'd have to wait for Mary.
Ona refakat edecek tek hizmetçisi vardı.
- He has only one servant to attend on him.
Lütfen beş dakika bekle.
- Please wait for five minutes.
Cuma günkü partiyi bekleyemeyiz.
- We can hardly wait for the party on Friday.
Meşgul olacak başka meselelerim var.
- I have other matters to attend to.
Boş olsan da meşgul olsan da törene katılmak zorunda kalacaksın.
- You'll have to attend the ceremony whether you are free or busy.
I'm waiting for the train.
What are you waiting for?.
... after the initial harvest one must wait for the next few hours to bloom depict ...
... I can't wait for you all to have your own magic moments ...