to enclose, confine

listen to the pronunciation of to enclose, confine
Englisch - Türkisch

Definition von to enclose, confine im Englisch Türkisch wörterbuch

include
katmak
include
{f} kapsamak
include
{f} içermek

E vitamini bakımından zengin gıdalar koyu yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, sert kabuklu yemişler ve tam taneli hububatları içermektedir. - Foods rich in vitamin E include dark-green, leafy vegetables, beans, nuts and whole-grain cereals.

İslam ve batı arasındaki ilişki yüzyıllar süren birliktelik ve ortak çalışma fakat aynı zamanda çatışma ve din savaşları içermektedir. - The relationship between Islam and the West includes centuries of co-existence and cooperation, but also conflict and religious wars.

include
kaplamak
include
kapsama
include
derç
include
kapsama almak
include
kapsamına almak
include
kapsama dahil etmek
include
içer

Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir. - Tom's duties include raking the leaves.

Bu tutar vergi içermektedir. - This amount includes tax.

include
içine almak
to confine
sınırlandırmak
include
dahil et/kapsa
include
işine almak
include
{f} dahil etmek
include
includeddahil
Englisch - Englisch
include

I could have here willingly ranged, but these straits wherein I am included will not permit.

to confine
{v} cage
To confine
incarcerate
to enclose, confine
Favoriten