Englisch - Türkisch
Definition von the land along the edge of a body of water im Englisch Türkisch wörterbuch
- shore
- kıyı
Ertesi gün geminin enkazı kıyıda hulundu.
-The next day the wreck of the ship was discovered on the shore.
Ben, kıyıdan yaklaşık bir mil ötede bir balıkçı teknesi gördüm.
-I saw a fishing boat about a mile off the shore.
- shore
- {i} sahil
O 60 yaşında ve hala sahilde kumdan kaleler inşa eder.
-He is 60 and still builds sand castles in the shore.
Sahilde güzel bir kabuk buldum.
-I found a beautiful shell on the shore.
- shore
- {i} dayanak
- shore
- takviye etmek
- shore
- kırak
- shore
- destek
Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı.
-Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.
- shore
- desteklemek
- shore
- {i} payanda
- shore
- hudutsuz
- shore
- kıyısız
- shore
- {f} (fiyatları) desteklemek
- shore
- {f} (bir şeyin çökmesini önlemek için) bir tarafına destek koymak, desteklemek, payanda vurmak
- shore
- (isim) sahil, deniz kıyısı, deniz kenarı, kıyı, kara, dayanak, destek, payanda
- shore
- {f} up
- shore
- {i} deniz kıyısı
- shore
- shore dinner deniz mahsullerinden ibaret yemek
- shore
- {f} kanıtlamak
- shore
- (fiil) destek olmak, desteklemek, kanıtlamak, payanda vurmak
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von the land along the edge of a body of water im Englisch Englisch wörterbuch
- shore
the land along the edge of a body of water
Silbentrennung
the Land a·long the edge of a bo·dy of wa·terTürkische aussprache
dhi länd ılông dhi ec ıv ı bädi ıv wôtırAussprache
/ᴛʜē ˈland əˈlôɴɢ ᴛʜē ˈeʤ əv ə ˈbädē əv ˈwôtər/ /ðiː ˈlænd əˈlɔːŋ ðiː ˈɛʤ əv ə ˈbɑːdiː əv ˈwɔːtɜr/
Resimler
Favoriten